Você procurou por: he had hard time to get used to be at the school (Inglês - Turco)

it took me a long time to get used to the noise.
gürültüye alışmak uzun zamanımı aldı.

it took time to get used to the fact that there is an ombudsman.
Ülkede bir ombudsmanlık kurumunun varolduğu gerçeğine alışmak zaman aldı.

it took them some time to get used to each other.
birbirlerine alışmaları biraz zaman aldı.

the new wheel needs some time to get used to, while it is a button at the same time.
yeni eklenen kadrana alışmak zaman alsa da bunun aynı zamanda tuş olarak da kullanıldığını unutmamak gerekir.

it always takes time to get used to a new place.
yeni bir yere alışmak her zaman zaman almaktadır.

it'll take some time to get used to wearing a wig.
peruk takmaya alışmak biraz zaman alacak.

jackson agreed to be at the dinner.
jackson akşam yemeğinde olmayı kabul etti.

i want to be at the top of the company.
Şirketin en üst kademesinde olmak istiyorum.

half the challenge is to get access, is to be in the right place at the right time.
İşin asıl zor olan tarafı, doğru zamanda doğru yerde olabilmek.

i didn't expect tom to be at the meeting.
tom'un toplantıda olmasını beklemiyordum.

and i thought that epitomized perfectly what everybody thought animation had to be at the time.
bence bu o zamanlarda insanların animasyonun nasıl olması gerektiği hakkındaki fikirlerine harika bir örnek.

i felt very happy to be at the secondary school, so i was determined to do anything possible to receive education.
ortaokulda olmaktan dolayı çok mutluydum. Öğrenebilmek için mümkün olan herşeyi yapmaya karar verdim.

it took tom a few weeks to get used to working in his new office.
yeni ofisinde çalışmaya alışması tom'un birkaç haftasını aldı.

that's risky. the safe thing to do now is to be at the fringes, be remarkable.
bu risklidir. artık güvenli olan uçlarda olmak, dikkate değer olmaktır.

here we have food -- that used to be the center, the social core of the city -- at the periphery.
daha önceden merkezde bulunan, şehrin sosyal merkezini oluşturan yiyeceklerimiz, burada daha dışarıda kalıyor.

the leaders' "comprehensive" plan to get the euro on track is due to be formally adopted at the next eu summit next week.
liderlerin avroyu yoluna sokma amaçlı "kapsamlı" planı, gelecek hafta yapılacak bir sonraki ab zirvesinde resmen kabul edilecek.

all courses at the roughly 250 traditional universities and universities of applied sciences used to be free - like any school in germany.
almanya'daki tüm diğer okullarda olduğu gibi 250 klasik üniversite ve uygulamalı bilimler üniversitelerinde de tüm dersler ücretsizdir.

i have a hard time seeing the logic of this latest decision of his. he just isn't as sharp as he used to be.
onun bu son kararının mantığını anlamada sıkıntı çekiyorum. o eskisi kadar zeki değil.

after a brief introduction as a student teacher, moore became a teacher at the school he had attended.
Öğrenci öğretmen olarak kısa bir girişten sonra devam ettiği okula öğretmen oldu.

and i said, "yes, men can be difficult, but all women have to get used to that."
ben de; "evet, erkekler zor olabilir, ama kadınlar buna alışmak zorundadır." dedim.