Você procurou por: standstill (Inglês - Turco)

Tradução automática

Tentando aprender a traduzir a partir dos exemplos de tradução humana.

English

Turkish

Informações

English

standstill

Turkish

 

De: Tradução automática
Sugerir uma tradução melhor
Qualidade:

Contribuições humanas

A partir de tradutores profissionais, empresas, páginas da web e repositórios de traduções disponíveis gratuitamente

Adicionar uma tradução

Inglês

Turco

Informações

Inglês

his business has come to a standstill.

Turco

onun işi bir durma noktasına geldi.

Última atualização: 2014-02-01
Frequência de uso: 1
Qualidade:

Inglês

thus, parliamentary work is at a standstill.

Turco

bu yüzden, meclis çalışmaları durmuş durumda.

Última atualização: 2016-01-20
Frequência de uso: 2
Qualidade:

Inglês

the whole economy comes to a standstill.

Turco

ekonomi durgunlaştı.

Última atualização: 2016-02-24
Frequência de uso: 1
Qualidade:

Inglês

we brought oxford street and tottenham court road to a standstill.

Turco

oxford caddesini ve tottenham court caddesini kapattırmıştık.

Última atualização: 2015-10-13
Frequência de uso: 1
Qualidade:

Inglês

the implementation of the witness protection programme in kosovo is at standstill.

Turco

kosova'da tanık koruma programlarının uygulanması hâlâ yerinde sayıyor.

Última atualização: 2016-01-20
Frequência de uso: 1
Qualidade:

Inglês

now, however, hiring is at a standstill and its recycling operation curtailed.

Turco

ancak şimdi, eleman alımı durduruldu ve geri dönüşüm faaliyetleri azaltıldı.

Última atualização: 2016-01-20
Frequência de uso: 1
Qualidade:

Inglês

if he wishes he stills the wind, whereat they remain standstill on its surface.

Turco

denizlerde dağlar gibi akıp giden gemiler de o'nun kudretinin ve hikmetinin delillerindendir. eğer o dilerse rüzgârı durdurur, gemiler de denizin üstünde durakalır.

Última atualização: 2014-07-03
Frequência de uso: 1
Qualidade:

Inglês

flooded streets brought traffic to a standstill for several hours in parts of sofia.

Turco

sofya’nın bazı bölgelerinde caddeleri su basınca trafik saatlerce durdu.

Última atualização: 2016-01-20
Frequência de uso: 1
Qualidade:

Inglês

the deadlock has effectively brought government to a standstill, and eu leaders have been urging a solution.

Turco

bu çıkmaz hükümet çalışmalarını neredeyse durma noktasına getirdi ve ab liderleri çözüm çağrısında bulunuyorlar.

Última atualização: 2016-01-20
Frequência de uso: 1
Qualidade:

Inglês

the standstill ended after the skopje and pristina authorities formed a joint demarcation commission at the end of march.

Turco

bekleme hali, Üsküp ve priştineli yetkililerin mart ayı sonunda ortak bir sınır çizim komisyonu kurmalarıyla sona erdi.

Última atualização: 2016-01-20
Frequência de uso: 2
Qualidade:

Inglês

he said serbia-montenegro is the only country in the western balkans that is at a standstill in efforts to join the eu.

Turco

başbakan, sırbistan- karadağ'ın ab'ye katılma çabalarında yerinde sayan tek batı balkan ülkesi olduğunu belirtti.

Última atualização: 2012-04-07
Frequência de uso: 1
Qualidade:

Inglês

after the eu expressed concern on the standstill in judicial reforms in macedonia, the government and the opposition held talks and came to some agreements.

Turco

ab'nin makedonya'daki yargı reformlarında yaşana duraklamadan endişeyi dile getirmesi sonrasında, hükümet ve muhalefet görüşmelere başladı ve sonrasında da bazı anlaşmalar gerçekleşti.

Última atualização: 2016-01-20
Frequência de uso: 1
Qualidade:

Inglês

its construction came to a standstill after the strategic investor, germany's rwe, pulled out of it in october 2009.

Turco

ancak stratejik yatırımcı alman rwe'nin ekim 2009'da projeden çekilmesiyle santralin inşası durdurulmuştu.

Última atualização: 2016-01-20
Frequência de uso: 1
Qualidade:

Inglês

as a result of the global turmoil, stock market indices fell, international reserves began to decline and bank credit growth was brought to a standstill.

Turco

küresel krizin sonucu olarak borsa endeksleri düştü, uluslararası rezervler düşüşe geçti ve banka kredi büyümesi durdu.

Última atualização: 2016-01-20
Frequência de uso: 1
Qualidade:

Inglês

they emphasised the symbolism of the event, following a standstill in negotiations over turkey's refusal to open its seaports and airports to cypriot traffic.

Turco

almanya, ab dönem başkanlığı haziran ayı sonunda sona ermeden önce türkiye'nin çok sayıda müzakere faslını daha açmaya çalışacak.

Última atualização: 2012-04-07
Frequência de uso: 1
Qualidade:

Inglês

gelu razoare, owner of a construction finishing firm, says the crisis has brought business almost to a standstill, in stark contrast to just a few years ago when business was booming.

Turco

İnşaat firması sahibi gelu razoare, sektörün patladığı sadece birkaç yıl öncesinin tamamen aksine, kriz yüzünden işlerin neredeyse durma noktasına geldiğini söyledi.

Última atualização: 2016-01-20
Frequência de uso: 1
Qualidade:

Inglês

if he wishes he stills the wind, whereat they remain standstill on its surface. there are indeed signs in that for every patient and grateful [servant].

Turco

dilerse rüzgarı durdurur da denizin üstünde, öylece kalakalırlar; şüphe yok ki bunda, iyideniyiye sabreden ve çok şükreden herkese elbette deliller var.

Última atualização: 2014-07-03
Frequência de uso: 1
Qualidade:

Inglês

according to armagan emre cakir, professor of eu politics and international relations at marmara university's eu institute, the negotiations have not come to a standstill, but rather have only reached a bottleneck.

Turco

marmara Üniversitesi ab enstitüsü ab politikası ve uluslararası İlişkiler öğretim üyesi armağan emre Çakır'a göre, müzakereler durma noktasına gelmedi ve sadece bir daralma yaşanıyor.

Última atualização: 2016-01-20
Frequência de uso: 1
Qualidade:

Inglês

officials in other eu capitals and institutions shared the view that enlargement -- one of the bloc's most successful projects -- would have to come to a standstill as long as the lisbon treaty remained in limbo.

Turco

diğer ab başkentlerindeki yetkililer ve kurumların ortak görüşü, -- bloğun en başarılı projelerinden biir olan – genişleme sürecinin, lizbon anlaşması ile ilgili durum belirsizliğini koruduğu müddetçe durmak zorunda kalacağı yönünde idi.

Última atualização: 2016-01-20
Frequência de uso: 1
Qualidade:

Inglês

"interstate demarcation has not been completed, the status of pre-war assets of business subjects is not resolved, succession is at a standstill and war crimes [cases] processing faces big problems," european movement member and study co-author dragan djukanovic told setimes.

Turco

avrupa hareketi üyesi ve çalışmanın eş yazarlarından dragan cukanoviç setimes'a şunları söyledi: "devlet arası hudut çizimi tamamlanmadı, ticari nesnelerin savaştan önceki mallarının statüsü hala çözülmedi, intikal meselesi hala yerinde sayıyor ve savaş suçu [davalarının] işleme konmasında büyük sorunlarla karşılaşılıyor."

Última atualização: 2016-01-20
Frequência de uso: 1
Qualidade:

Aviso: contém formatação HTML invisível

Consiga uma tradução melhor através
7,783,807,781 de colaborações humanas

Usuários estão solicitando auxílio neste momento:



Utilizamos cookies para aprimorar sua experiência. Se avançar no acesso a este site, você estará concordando com o uso dos nossos cookies. Saiba mais. OK