Você procurou por: you forget (Inglês - Turco)

you forget me
beni unutuyorsun

did you forget?
unuttun mu?

you always forget.
her zaman unutuyorsun.

did you forget something?
bir şey unuttun mu?

did you forget to buy eggs?
yumurtaları satın almayı unuttun mu?

we forget you.
(Şimdi) biz de sizi unuttuk.

did you forget to do your homework?
Ödevini yapmayı unuttun mu?

write it down before you forget it.
unutmadan önce, onu not alın.

or did you offend me, did you forget me
yoksa bana küstün mü

recall your lord if you forget to do something.
unuttuğunda, rabbini an.

write down his phone number before you forget.
unutmadan önce onun telefon numarasını yaz.

then you forget the partners you had set up with allah.
[17,67]

do you find the life of the world so pleasing that you forget the life to come?
ahiret yerine bu dünya hayatına mı razı oldunuz?

but should satan make you forget, do not sit after the recollection with the wicked people.
eğer şeytan bunu sana unutturursa hatırladıktan sonra hemen kalk, o zalimler topluluğuyla oturma.

but you took them for a mockery until they made you forget my remembrance and you used to laugh at them.
"siz onları alay konusu edinmiştiniz; öyle ki, size benim zikrimi unutturdular ve siz onlara gülüp duruyordunuz."

but you took them by ridicule until they made you forget my remembrance, and you used to laugh at them.
"siz onları alay konusu edinmiştiniz; öyle ki, size benim zikrimi unutturdular ve siz onlara gülüp duruyordunuz."

but you took them for a laughing-stock, till they made you forget my remembrance, mocking at them.
"siz onları alay konusu edinmiştiniz; öyle ki, size benim zikrimi unutturdular ve siz onlara gülüp duruyordunuz."

in case the devil makes you forget, leave the company of these unjust people the moment you remember this.
eğer şeytan bunu sana unutturursa hatırladıktan sonra hemen kalk, o zalimler topluluğuyla oturma.

let not the unbelievers who follow their vain desires make you forget the day of judgment, lest you will perish."
"buna inanmayan ve hevesine uyan kimse seni ondan alıkoymasın, yoksa helak olursun."

i can bring home the bacon, fry it up in the pan and never let you forget you're a man."
eve ekmek götürüp, yemeği pişirip, sana erkek olduğunu asla unutturmayabilirim."