Tentando aprender a traduzir a partir dos exemplos de tradução humana.
A partir de tradutores profissionais, empresas, páginas da web e repositórios de traduções disponíveis gratuitamente
göz doyurucu oğullar verdim.
[gave him] sons to be at his side,
Última atualização: 2014-07-03
Frequência de uso: 1
Qualidade:
bir haftadır doyurucu bir yemek yemedim.
i haven't had a square meal for a week.
Última atualização: 2014-02-01
Frequência de uso: 1
Qualidade:
eve gittim ve doyurucu bir kahvaltı yaptım.
i went home and ate a hearty breakfast.
Última atualização: 2014-02-01
Frequência de uso: 1
Qualidade:
aileniz için bir ızgara biftekten, daha doyurucu ve sağlıklı ne olabilirdi ki?
what could be easier, more filling or healthier for your family than broiling a steak?
Última atualização: 2015-10-13
Frequência de uso: 1
Qualidade:
hamilelikler bir kadının hayatında mutlu ve doyurucu anlarla dolu zamanlar olarak bilinir.
pregnancies are meant to be happy and fulfilling moments in any woman's life.
Última atualização: 2015-10-13
Frequência de uso: 1
Qualidade:
yüzündeki şekil bozukluğu, onu etkilemedi, çünkü bir aile desteğine sahipti, başarılı, doyurucu bir mesleği vardı.
his facial disfigurement did not affect him because he had the support of a family; he had a successful, fulfilling job.
Última atualização: 2015-10-13
Frequência de uso: 1
Qualidade:
"houston chronicle"dan joey guerra ise şarkıyı "büyüleyici sözcüğünden daha doyurucu" olarak nitelendirdi.
joey guerra of "houston chronicle" said that the track was "more filler than truly fascinating.
Última atualização: 2016-03-03
Frequência de uso: 1
Qualidade:
Aviso: contém formatação HTML invisível
hayatın tadını sonuna dek çıkardı. ve bu muhtemelen başarılı, doyurucu bir işi, ilgili bir ailesi olduğu ve sosyal hayata katılabildiği içindi.
he enjoyed life to the full, and this was probably because he had a successful, fulfilling job and a caring family and was able to participate socially.
Última atualização: 2015-10-13
Frequência de uso: 1
Qualidade:
İtalyan öğünlerin ilginç bir tarafı da "primo" denilen birinci tabakta, ana yemek sayılmayan ama doyurucu olan risotto ve makarna gibi yemekler bulunur.
a notable aspect of italian meals is that the "primo" or first course is usually a more filling dish such as risotto or pasta.
Última atualização: 2016-03-03
Frequência de uso: 1
Qualidade:
Aviso: contém formatação HTML invisível
spesifik aktivite enzim ilerleyiciliğinin bir ölçüsüdür, belli bir substrat konsantrasyonunda (genelde enzimi doyurucu bir konsantrasyon kullanılır) ve saf enzim için genelde sabit bir değerdir.
specific activity is a measure of enzyme processivity, at a specific (usually saturating) substrate concentration, and is usually constant for a pure enzyme.
Última atualização: 2016-03-03
Frequência de uso: 1
Qualidade:
yerel belediyeler, doğal güzellikler ve doyurucu yemeklerin, yurtdışı tatili için önemli miktarda para harcayan ve bu harcamaya karşılık olarak zengin bir çeşitlilik isteyen, ince zevklere sahip, modern turistler için her zaman yeterli olmayacağının artık farkındalar.
local municipalities are coming to realize that natural beauty and hearty cuisine isn't always enough for the sophisticated modern tourist, who demands a rich experience in return for the considerable cost of a foreign holiday.
Última atualização: 2016-01-20
Frequência de uso: 1
Qualidade:
elde fonksiyon:formula_5formula_6nın zayıf türevi için doyurucu tanım olur, bu ise qualifies as being in the sobolev uzayında formula_7 olarak nitelendirir (herhangi "p" için izin verdikçe, bak tanım aşağıdadır).
yet the function:formula_5satisfies the definition for being the weak derivative of formula_6, which then qualifies as being in the sobolev space formula_7 (for any allowed "p", see definition below).
Última atualização: 2016-03-03
Frequência de uso: 1
Qualidade:
Aviso: contém formatação HTML invisível