Você procurou por: oranlı (Turco - Inglês)

oranlı ortalanmış
centered maxpect

sabit oranlı yardım
flat rate aid

yüksek oranlı cfd broker'i
high-rated cfd's broker

video oranlı görünüm (letterbox)
letterboxed

en yüksek oranlı cfd broker'i
highest rated cfd's broker

ca: bu yüksek kâr oranlı bir iş. sevdim.
ca: that's a high gross margin business. i like it.

terziç ile bakanlar kurulu tek oranlı bir vergiyi desteklemişlerdi.
terzic and the council of ministers had supported a single rate.

düşük yağ oranlı bir öğünde kan akımı azalmaz, hatta artar.
on a low-fat meal, the blood flow doesn’t go down -- it even goes up.

bunun dışında satıcının yükümlülüğü küçük oranlı ihmal için burada dahil edilmeyecektir.
apart from that seller’s liability shall be excluded for slight negligence.

romanya'nın ab'ye katılımında gelirler ve düz oranlı vergi uygulamasının etkileri
revenues and the flat tax in light of romania’s eu accession

romen hükümetinin sabit oranlı vergiye geçişi devlet gelirlerinde kesintiye ve bütçe sorunlarına yol açtı.
the romanian government's switch to a single-rate tax has sliced state revenues and led to budgetary problems.

Şimdi, yüksek oranlı uçucu kül beton kullanarak gömülü enerjiyi yüzde 25 oranında azaltabiliriz.
now, you can reduce the embodied energy by about 25 percent by using high fly ash concrete.

düşük katılım oranlı bir seçim sistemi ve çok fazla koşulu bulunan bir görevden alma işleyişini bir arada bulunduramazsınız.
you cannot have a very low mandatory voter turnout on the one hand and on the other very strict conditions and a high mandatory voter turnout for recalling a president.

düz oranlı vergi sistemi, mükelleflerin toplam gelir ya da kârları üzerinden eşit ve tek bir oranda vergi ödemelerine dayanıyor.
a flat tax is a system under which taxpayers pay a single tax rate at the same percentage of their total income or profit.

doğum sırasında ölüm oranları yüksek yerlerde yaşayan genç kadınlar düşük oranlı yerlerde yaşayan kadınlara göre hiv karşısında daha az davranış değişikliği gösteriyorlar.
young women who live in areas with high maternal mortality change their behavior less in response to hiv than young women who live in areas with low maternal mortality.

bir güç amplifikatörü, bu güç ve pil ile sınırları operasyon harcar, ama işletme maliyetleri artar ve daha yüksek oranlı çıkış cihazları sadece gerektirir.
in a power amplifier, this not only wastes power and limits operation with batteries, but increases operating costs and requires higher-rated output devices.

romen mali politikasının İki yüzü 03/03/2005 romen hükümetinin sabit oranlı vergiye geçişi devlet gelirlerinde kesintiye ve bütçe sorunlarına yol açtı.
the two sides of romania's fiscal policy 03/03/2005 the romanian government's switch to a single-rate tax has sliced state revenues and led to budgetary problems.

sağlık sistemini güçlendirme ve destekleme projesi için sağlanan finansman aracı, değişken faiz oranlı bir kredidir ve nihai vadesi 5 yılı geri ödemesiz dönem olmak üzere 10,5 yıldır.
the lending instrument for the health system strengthening and support project is a variable spread loan, which has a final maturity of 10.5 years including a grace period of 5 years.

bosna-hersek başbakanı adnan terziç, meclisin bakanlar kurulu tavsiyesine aykırı davranma ve değişken oranlı bir katma değer vergisi onaylama kararını protesto ederek istifasını sundu.
protesting parliament's decision to go against the council of ministers' recommendation and adopt a value-added tax law with differential rates, bosnia and herzegovina prime minister adnan terzic has submitted his resignation.

taraf hükümeti, bütçe açığını, bankalardan alacağı 61,3 milyon avroluk uzun vadeli borç için on yıl vadeli ve %8 faiz oranlı tahviller çıkararak kapatmayı planladığını duyurdu.
the entity government announced it intends to cover the budget deficit by issuing bonds with long-term debt of 61.3m euros from the banks, for a period of ten years and an interest rate of 8%.