Você procurou por: kararlılıkla (Turco - Sérvio)

selimi: kosova, ab hedefi doğrultusunda kararlılıkla ilerliyor.
selimi: kosovo je čvrsto orijentisano u pravcu integracije u eu.

meclis bir çalışma gündemi oluşturmalı ve onu kararlılıkla uygulamalı." dedi.
skupština bi trebalo da odredi program rada i sprovodi ga sa istrajnošću“, rekao je bitići.

heyet, imf programını kararlılıkla uygulaması halinde ülke için daha iyi borçlanma şartlarının doğabileceğini belirtti.
zemlja će verovatno imati bolje uslove za zaduživanje ako odlučno sprovede program mmf-a, rekli su predstavnici misije fonda.

Çoğu kimse, adalet bakanı monica macovei’nin reform konusunda kararlılıkla çalıştığını düşünüyor.
za kretanje u odlučnu borbu protiv korupcije po mnogima je zaslužna ministarka pravde monika makovej.

meclis'te bir konuşma yapan dışişleri bakanı ülkesinin kararlılıkla abd'nin çabalarına destek vermesi gerektiğini söyledi.
obraćajući se parlamentu, šef diplomatije mirčea geoana rekao je da bi rumunija morala čvrsto da stane uz ameriku.

mep'ler, "hırvatistan ile müzakereler, gerekli reformların kararlılıkla sürdürülmesi halinde 2011 yılının ilk yarısında tamamlanabilir." dediler.
„pregovori sa hrvatskom mogu da se završe u prvoj polovini 2011, ukoliko se neophodne reforme i dalje budu odlučno sprovodile“, rekli su poslanici ep.

"ashdown'da gördüğümüz şey bir şeyler yapma yolunda gerçek bir kararlılıktır," dedi.
«ono što smo videli kada je u pitanju ešdaun jeste prava odlučnost da se uradi nešto», rekla je ona.