Обучается переводу с помощью примеров, переведенных людьми.
Добавлены профессиональными переводчиками и компаниями и на основе веб-страниц и открытых баз переводов.
preserving disk space
saklama için disk alanıname
Последнее обновление: 2011-10-23
Частота использования: 2
Качество:
preserving permissions for %s
%s için izinler korunuyor
Последнее обновление: 2014-08-15
Частота использования: 1
Качество:
omit directories when preserving times
zamanları korurken dizinleri atla
Последнее обновление: 2011-10-23
Частота использования: 2
Качество:
"we will fight for preserving every job.
stanişev, "her işi korumak için savaşacağız.
Последнее обновление: 2016-01-20
Частота использования: 1
Качество:
Предупреждение: Содержит скрытое HTML-форматирование
he does not experience fatigue in preserving them both.
gökleri ve yeri koruyup gözetmek o’na ağır gelmez, o öyle ulu, öyle büyüktür.
Последнее обновление: 2014-07-03
Частота использования: 1
Качество:
canning and preserving fruits and vegetables are another winter tradition.
meyve ve sebzeleri kavanozlayıp turşusunu kurmak da bir diğer kış geleneği.
Последнее обновление: 2016-01-20
Частота использования: 2
Качество:
is it different women who are doing the preserving and the radicalizing?
korumacı giden kadınlarla bu radikal kadınlar farklı kadınlar mıdır?
Последнее обновление: 2015-10-13
Частота использования: 1
Качество:
we know what the earth diminishes from them, and with us is a preserving book.
biz toprağın, onların bedenlerini (hücre hücre) nasıl çürüttüğünü tafsilatıyla biliriz. zaten yanımızda her şeyin kayıtlı olduğu şaşmaz bir sicil vardır.
Последнее обновление: 2014-07-03
Частота использования: 1
Качество:
enable noise reductionuse wavelets to erase noise while preserving real detail.
gürültü azaltmayı etkinleştirgerçek detayı korurken gürültüyü silmek için dalgacıklar kullanın.
Последнее обновление: 2011-10-23
Частота использования: 2
Качество:
the ministry stressed that preserving the credibility of the law enforcement agencies is crucial.
bakanlık, yasa uygulama dairelerinin itibarının korunmasının Åart olduÄunu vurguladı.
Последнее обновление: 2012-04-07
Частота использования: 1
Качество:
his seat embraces the heavens and the earth, and the preserving of them does not weary him.
egemenliği gökleri ve yeri kapsamıştır. onları düzen içinde korumak onu yormaz.
Последнее обновление: 2014-07-03
Частота использования: 1
Качество:
brcko residents say both parties are playing a double game, preserving a balance of interests.
brcko sakinleri, her iki partinin de çift taraflı oynayıp bir çıkar dengesini koruduğu görüşünde.
Последнее обновление: 2016-01-20
Частота использования: 1
Качество:
and we then can re-perfuse the liver with cells, preserving the blood vessel tree.
daha sonra bu iskeleti karaciğer hücreleri ile dolduruyoruz, böylece organdaki damar ağını korumuş oluyoruz.
Последнее обновление: 2015-10-13
Частота использования: 1
Качество:
* atomic age alliance, a volunteer group dedicated to preserving atomic age culture and architecture.
* atomic age alliance, a volunteer group dedicated to preserving atomic age culture and architecture.
Последнее обновление: 2016-03-03
Частота использования: 1
Качество:
bosnian serb politicians, first and foremost, are adamant about preserving a serb-dominated entity.
bosnalı sırp siyasetçiler her şeyden önce sırp tarafını korumakta kararlı.
Последнее обновление: 2016-01-20
Частота использования: 1
Качество:
logoglu says the opposition’s main priority in the parliament will be preserving human rights, freedoms and democracy.
loğoğlu, muhalefetin meclisteki başlıca önceliğinin insan hakları, özgürlükler ve demokrasiyi korumak olduğunu söyledi.
Последнее обновление: 2016-01-20
Частота использования: 1
Качество:
preserving this indigenous material largely depends on the financial viability of the gene bank, given its non-profit status.
bu indijenöz materyalin korunması, kâr amacı gütmeyen statüsü göz önüne alındığında, büyük oranda gen bankası'nın mali yaşatılabilirliğine dayanıyor.
Последнее обновление: 2016-01-20
Частота использования: 1
Качество:
the two leaders discussed turkey's eu accession bid, strengthening bilateral economic ties, and preserving cultural and religious sites.
İki lider türkiye'nin ab hedefi, karşılıklı ekonomik ilişkilerin güçlendirilmesi ve kültürel ve dini mekanların korunması üzerinde görüştüler.
Последнее обновление: 2016-01-20
Частота использования: 1
Качество:
later, gul went to belgrade and met with serbian president boris tadic to discuss belgrade's insistence on preserving sovereignty over kosovo.
gül buradan belgrad'a geçerek sırbstan cumhurbaÅkanı boris tadiç ile belgrad'ın kosova üzerindeki egemenliÄini koruma yönünde ısrarı konusunda görüÅtü.
Последнее обновление: 2012-04-07
Частота использования: 1
Качество:
"farmers are the prime actors in the process" of gathering and preserving autochthonic farm plant resources," he told setimes.
setimes'a konuşan mühendis, "Çiftçiler, otoknotüs çiftlik bitkisi kaynaklarını toplama ve koruma sürecinin başlıca oyuncuları." diyor.
Последнее обновление: 2016-01-20
Частота использования: 1
Качество:
Предупреждение: Содержит скрытое HTML-форматирование