Вы искали: rushed (Английский - Турецкий)

tom rushed in.
tom içeriye koştu.

tom rushed past me.
tom aceleyle yanımdan geçti.

tom rushed out the door.
tom kapıdan fırladı.

alice rushed into her room.
alice odasına koştu.

he rushed out of the office.
o ofisten dışarı fırladı.

the doctor rushed to his patient.
doktor hastasına doğru koştu.

and rushed along in their footsteps.
bunlar da onların izlerinde koşmaya can atıyorlar.

the fireman rushed into the burning house.
İtfaiyeci yanan eve doğru koştu.

five fire engines rushed to the scene of the fire.
beş itfaiye aracı yangın mahalline aceleyle gitti.

i immediately got rushed onto the ship and into a hot shower.
derhal gemiye koşuşturdum ve sıcak bir duşa girdim.

local villagers who rushed to the rescue are being honoured.
kurtarma çalışmalarına yardıma koşan köylülere ödül veriliyor.

an additional 500 british soldiers were rushed to kosovo on tuesday.
salı günü kosova'ya 500 İngiliz askeri daha gönderildi.

friends pulled him into a boat and rushed him to the nearest doctor.
arkadaşları dalıcıyı tekneye çıkararak derhal en yakın doktora götürdüler.

hardly had she opened the door when a white dog rushed out of the house.
beyaz bir köpek evin dışına fırladığında, o kapıyı henüz açmıştı.

"they rushed to equip all the hospitals in bucharest with fire detection devices.
"alelacele bükreş'teki bütün hastanelere yangın tespit cihazları taktılar.

numerous foreign companies have since rushed to build wind and solar power plants in bulgaria.
o zamandan bu yana, çeşitli yabancı firmalar bulgaristan'da rüzgar ve güneş enerjisi santralleri kurmak için sıraya girdiler.

however, the project failed as authorities rushed to complete the process without adequate planning.
ancak ilgili makamların süreci yeterli planlama yapmadan aceleye getirmeleri yüzünden proje başarısız oldu.

and she came into town and she rushed around and she said, "i have to buy some new shoes!"
ve şehre geldi ve etrafta aceleyle koşturuyordu ve dedi ki, " yeni ayakkabılar almam lazım!"

instead, different ngos rushed to offer proposals even though they lack knowledge of electoral systems, she added.
enstitü başkanı, bunun yerine farklı stk'ların, seçim sistemleri hakkında bilgileri olmamasına rağmen öneriler sunmakta acele ettiğini sözlerine ekledi.

about 9,000 police and municipality personnel were mobilised and rescue teams rushed to help people stranded in their cars.
yaklaşık 9 bin kişilik polis ve belediye personeli harekete geçirildi ve kurtarma ekipleri araçlarında hapis olan kişilerin imdadına yetişti.