Обучается переводу с помощью примеров, переведенных людьми.
Добавлены профессиональными переводчиками и компаниями и на основе веб-страниц и открытых баз переводов.
abel bragte fedtstykkerne af sit småkvægs førstefødte og kain bragte jordens afgrøde som offergaver til herren.
ve habil sürüsünün ilk doğanlarından ve yağlarından getirdi. ve kain de toprağın yemişlerinden getirdi ve tanrı'ya sundu.
Последнее обновление: 2016-10-27
Частота использования: 1
Качество:
men fedtstykkerne af oksen og væderen, fedthalen, fedtet på indvoldene, nyrerne og leverlappen,
sığırla koçun yağlarını, kuyruk yağını, bağırsak ve işkembe yağlarını, böbreklerini ve karaciğerlerinin perdesini
Последнее обновление: 2012-05-05
Частота использования: 1
Качество:
desuden var der en mængde brændofre, hvortil kom fedtstykkerne af takofrene og drikofrene til brændofrene. således bragtes tjenesten i herrens hus i orden.
Çok sayıda yakmalık sununun yanısıra esenlik sunularının yağı ve yakmalık sunularla birlikte sunulan dökmelik sunular da vardı. böylece rabbin tapınağındaki hizmet düzeni yeniden kurulmuş oldu.
Последнее обновление: 2012-05-05
Частота использования: 1
Качество:
og ild for ud fra herrens Åsyn og fortærede brændofferet og fedtstykkerne på alteret. og alt folket så det, og de jublede og faldt ned på deres ansigt.
rab bir ateş gönderdi. ateş sunağın üzerindeki yakmalık sunuyu, yağları yakıp küle çevirdi. bunu gören halkın tümü sevinçle haykırarak yüzüstü yere kapandı.
Последнее обновление: 2012-05-05
Частота использования: 1
Качество:
og af kurven med de usyrede brød, som stod for herrens Åsyn, tog han en usyret kage, en oliebrødkage og et fladbrød og lagde dem oven på fedtstykkerne og den højre kølle,
sonra rabbin huzurunda bulunan mayasız ekmek sepetinden bir ekmek, yağlı pide ve yufka alıp hayvanın yağlarının ve sağ budunun üzerine koydu.
Последнее обновление: 2012-05-05
Частота использования: 1
Качество:
samme dag helligede kongen den mellemste del af forgården foran herrens hus, thi der måtte han ofre brændofrene, afgrødeofrene og fedtstykkerne af takofrene, da kobberalteret foran herrens Åsyn var for lille til at rumme ofrene.
aynı gün kral, tapınağın önündeki avlunun orta kısmını da kutsadı. yakmalık sunuları, tahıl sunularını ve esenlik sunularının yağlarını orada sundu. Çünkü rabbin önündeki tunç sunak yakmalık sunuları, tahıl sunularını ve esenlik sunularının yağlarını alamayacak kadar küçüktü.
Последнее обновление: 2012-05-05
Частота использования: 1
Качество:
og salomo helligede den mellemste del af forgården foran herrens hus, thi der måtte han ofre brændofrene og fedtstykkerne af takofrene, da kobberalteret, som salomo havde ladet lave, ikke kunde rumme brændofferet, afgrødeoffret og fedtstykkerne.
süleyman rabbin tapınağının önündeki avlunun orta kısmını kutsadı. yakmalık sunularla esenlik sunularının yağlı parçalarını orada sundu. Çünkü yaptırdığı tunç sunak yakmalık sunuları, tahıl sunularını ve yağlı parçaları almadı.
Последнее обновление: 2012-05-05
Частота использования: 1
Качество:
derefter gjorde de påskedyr rede til sig selv og præsterne, thi præsterne, arons sønner, var sysselsatte med at ofre brændofrene og fedtstykkerne lige til nattens frembrud; derfor gjorde leviterne ofre rede både for sig selv og præsterne, arons sønner.
bundan sonra levililer hem kendileri, hem de kâhinler adına hazırlık yaptılar. Çünkü harun soyundan kâhinler akşam geç vakte kadar yakmalık sunu ve yağ sunmakla uğraşıyorlardı. bu nedenle levililer hem kendileri, hem de harun soyundan gelen kâhinler için hazırlık yaptılar.
Последнее обновление: 2012-05-05
Частота использования: 1
Качество: