Вы искали: convenio (Испанский - Турецкий)

entrada en vigor: convenio de los cárpatos
yürürlüğe giren: karpatlar sözleşmesi

estupefacientes y el convenio de 1971 sobre sustancias psicotrópicas.
psikotropik maddeler hakkında 1971 bm sözleşmesi hükümlerine uygundur.

entrada en vigor: convenio sobre los efectos transfronterizos de los accidentes industriales
yürürlüğe giren: endüstriyel kazaların sınır aşan etkileri sözleşmesi (cteia)

la conferencia de las partes del convenio marco de naciones unidas sobre el a ).
İklim değişikliği Üzerine hükümetlerarası panel (ipcc) (

para que el reino fuera abatido y no volviera a levantarse, para que guardara el convenio y lo mantuviera
Öyle ki, ülke gerilesin, bir daha yükselmesin, ancak yaptığı antlaşmayı yerine getirerek yaşayabilsin.

se compone de un miembro de cada una de las dos partes del convenio y un tercer miembro elegido por eilas.
her iki tarafýn bir üyesinden ve onlarýn ortaklaþa seçeceði bir üçüncü üyeden oluþur.

2.la unión procurará adherirse al convenio europeo para la protección delos derechos humanos y de las libertades fundamentales.
2.birlik, İnsan haklarıve temel Özgürlüklerin korunması hakkındaki avrupa sözleşmesi’ne katılma çabasındadır.

la comisión se esfuerza por establecer el convenio de objetivos en un plazo de seis semanas a partir de la designación de su tercer miembro.
komisyon, üçüncü üyenin atanmasýndan itibaren altý hafta içinde bir performans anlaþmasýna varmanýn yollarýný arar.

el 1 de enero de 2002 se amplió el mandato de europol a todos los delitos graves que se citan en el anexo al convenio europol. el convenio
1 ocak 2002'den itibaren geçerli olmak üzere europol'ün görev alanı avrupa sözleşmesi'nin ekinde belirtilen her türlü ciddi uluslararası suçu kapsayacak şekilde genişletilmiştir.

el convenio de las naciones unidas sobre diversidad biológica identifica la amenaza de las especies exóticas invasoras como uno de los principales peligros para la biodiversidad en todo el mundo.
life fonları giderek daha sıklıkla istilacı yabancı türlere ilişkin projeler için

cada nuevo estado miembro debe aprobar oficialmente el convenio europol y, tras un período de tres meses, pasarán a ser miembros de pleno derecho de europol.
her bir yeni Üye devletin europol sözleşmesi'ni resmi olarak benimsemesi gerekmekte olup, üç aylık bir sürenin sonunda tam kapsamlı europol üyesi olacaklardır.

entrada en vigor: protocolo del convenio sobre cursos de agua transfronterizos relativo al agua y la salud; protocolo del clrtap sobre el ozono troposférico
yürürlüğe giren: twc’ye su ve sağlık protokolü; clrtap’ye yer seviyesindeki ozon protokolü

la incorporación del ghb a la lista iv del convenio de las naciones unidas de 1971 sobre sustancias psicotrópicas, en marzo de 2001, obligó a los estados miembros de la ue a controlar la droga de acuerdo con su
ghb’nin mart 2001’de 1971 bm psikotropik maddeler sözleşmesi’nin iv. planı’na eklenmesi, tüm ab Üye devletleri’ni bu uyuşturucuyu psikotropik maddelere yönelik kendi mevzuatları kapsamında kontrol etmeye zorunlu kılmış ve yeni kontroller ghb’nin önceden açıkça yapılan satışını hızla düşürmüştür.

3.los derechos fundamentales que garantiza el convenio europeo para la protección de los derechos humanos y de las libertades fundamentales y los que sonfruto de las tradiciones constitucionales comunes a los estados miembros forman partedel derecho de la unión como principios generales.
3.İnsan haklarıve temel Özgürlüklerin korunmasıhakkındaki avrupa sözleşmesi tarafından belirlenen ve Üye devletlerde ortak olan anayasal geleneklerdenkaynaklanan şekliyle temel haklar, birlik hukukunun genel ilkelerini oluşturur.

3.en la medida en que la presente carta contenga derechos que correspondan a derechos garantizados por el convenio europeo para la protección de los derechos humanos y de las libertades fundamentales, su sentido y alcance serán iguales a los queles confiere dicho convenio.
2.aynıamaçla ve anayasa bu alanda hareket yetkisi sağlamadığısürece, pasaportlar, nüfus cüzdanları, oturma izinleri veya diğer benzeri belgelere ilişkin tedbirlerlesosyal güvenlik veya sosyal korumaya ilişkin tedbirler, bir avrupa yasasıveya bakanlar konseyi’nin çerçeve yasasıile belirlenebilir.

el convenio de las naciones unidas sobre la contaminación atmosférica transfronteriza a gran distancia (convenio lrtap) acordado en 1979 ha sido ratificado por 51 países y forma la base de la lucha internacional contra la contaminación atmosférica.
suda bitkiler aşırı büyür ve bunu takiben çürüme meydana gelir; bu da sırası geldiğinde oksijen tükenmesi de dahil, daha başka etkilere yol açar.

además, se han desarrollado y se han aplicado de forma gradual instrumentos legales internacionales para abordar cuestiones transfronterizas comunes, como el convenio lrtap de la onu o el convenio sobre la protección y utilización de los cursos de agua transfronterizos y de los lagos internacionales, que abarcan también a los vecinos del este.
aÇa’nın avrupa’da çevre konulu dördüncü değerlendirme raporunda (27), doğu avrupa, kafkaslar ve orta asya

) y en los convenios marinos regionales.
bu da tortul atıkların bertaraf edilmesi (ve tarım arazilerinin kullanıldığı yerlerdeki gıda üretimi üzerindeki etkileri) konusunda kaygılar uyandırmaktadır.