Добавлены профессиональными переводчиками и компаниями и на основе веб-страниц и открытых баз переводов.
"cred că acest acord este un pas serios către recunoaşterea independenţei kosovo.
setimes'a konuşan mitiç, "bence bu anlaşma, kosova'nın bağımsızlığının tanınması yönünde atılmış ciddi bir adımdır.
"eulex ia orice acuzaţie de crime de război şi crimă organizată foarte în serios.
"eulex savaş suçları ve organize suçla ilgili tüm iddiaları son derece ciddiye almaktadır.
acestea au fost privite într-un mod mult mai serios deoarece au fost emise de o instituţie de prestigiu.
diğer bir deyişle icg yüksek düzeyde itibar gören bir kuruluş olduğu için, söz konusu uyarılar daha ciddi bir tutumla karşılandı.
"turcia şi grecia pot contribui serios la actualele discuţii din cipru, pentru găsirea unei soluţii complete.
davutoğlu, "türkiye ve yunanistan, kıbrıs'ta kapsamlı bir anlaşma için sürmekte olan müzakerelere ciddi katkıda bulunabilir.
"o asemenea decizie ar supăra guvernul şi naţiunea noastră în mod serios", a declarat erdogan.
erdoğan, "bu yöndeki bir karar hükümetimizi ve ulusumuzu derinden üzecektir," dedi.
"avem un handicap serios în descoperirea foştilor colaboratori comunişti deoarece timp de un deceniu românia a fost condusă direct de către ei.
oprea, "romanya on yıl boyunca onlar tarafından doğrudan yönetildiği için, eski komünist işbirlikçileri ortaya çıkarmada ciddi bir engelimiz var.