Вы искали: çöğu zaman sen bana kabasın (Турецкий - Английский)

çöğu zaman sen bana karşı kabasın
most of the time you are rude to me

sen bana kabasın
you are rude to me

sen bana karşı kabasın
you are rude to me

hiçbir zaman sen tek başına yürüyeceksin
you'll never walk alone

sen bana ne vereceksin
gelmiyorsun batman'a

sen bana bir tane borçlusun.
you owe me one.

sen bana bir öpücük borçlusun.
you owe me a kiss.

rablerinin huzuruna getirildikleri zaman sen onları bir görsen!
and could you see when they are made to stand before their lord.

sen bana sadece elli sent verdin.
you gave me only fifty cents.

keşke o zaman seninle olsaydım.
i wish i had been with you then.

sen bana hazır tekneyi 73 liraya ver.
you give the ready boat against 73 thousand liras.

sen bana yalan söyledin, değil mi?
you lied to me, didn't you?

(musa'ya) ünlediğimiz zaman sen tur'un yanında değildin.
and you (o muhammad saw) were not at the side of the tur (mount) when we did call, [it is said that allah called the followers of muhammad saw, and they answered his call, or that allah called musa (moses)].

artık bu sözü yalan sayanı sen bana bırak.
leave me (to deal) with those who give the lie to this pronouncement.

‹‹o zaman seninle gidenlerin önünde çömleği kır
then shalt thou break the bottle in the sight of the men that go with thee,

sen bana söyleyene kadar ben bu belgenin önemini farketmemiştim.
i hadn't recognized the importance of this document until you told me about it.

sen bana her zaman sert karşılık verirsin, değil mi?
you always talk back to me, don't you?

"rabbim, sen bana mülk ve saltanattan bir nasip verdin.
"my lord!

rabbim, sen bana saltanat ihsan ettin ve rüya yormasını bellettin.
"my lord! you have indeed bestowed on me of the sovereignty, and taught me the interpretation of dreams; the (only) creator of the heavens and the earth!

sen baya bay biliyorsun turkce
nice to meet you to