Вы искали: kendi bünyesinde (Турецкий - Английский)

kendi
self

unmik başkanı kpt bünyesinde sırp gücü önerdi
unmik chief proposes serb force within kps

bugün oluşumun bünyesinde 85 ülke yer alıyor.
it now encompasses 85 countries.

abm’lerin bünyesinde yer aldı¤ı kurulufllar
eic host structures

bünyesinde bir kilise yapısı ve manastır bulundurmaktadır.
it comprises a church and a convent.

doğal sermaye, bünyesinde birçok bileşeni barındırır.
natural capital embraces many components.

citluk Şaraphanesi de daha önce hepok bünyesinde yer alıyordu.
citluk winery was once part of hepok.

enstitü, sorunla ilgilenen taraf yapılarını bünyesinde toplayacak.
it would merge current entity structures dealing with the problem.

ve bunları kendi bünyesinde şubeler açarak yapmak, ancak şirket bunları yapmak için önceden sanayi ve ticaret bakanlığından müsaade alacaktır.
and performing the same within its own body by opening branches; provided that, it shall obtain permit from the ministry of industry and commerce in advance for performing the foregoing.

bu yıl, seçim süreci Üsküp müzik festivali bünyesinde gerçekleşti.
this year, the selection process occurred during the skopje music festival.

Üç farklı etnik topluluk halen aynı devlet bünyesinde birarada yaşıyor.
still, three ethnic communities are in the same state and live together.

düşünürün kastettiği, doğal yasaların da dna bünyesinde saklanan bilgiyi üretemeyeceğiydi.
his parallel implication is that natural laws could not produce the information content in dna.

bölgenin savunmasından, bm bünyesinde görev yapan yaklaşık 450 hollandalı asker sorumluydu.
about 450 dutch soldiers, serving under a un mandate, were responsible for defending the region.

cihazın easyshare konseptini devam ettiren özellikleri bünyesinde barındırması bunlardan başında geliyor.
a lot can be said for the combination of ease and user-friendliness with which kodak enable the user to operate the camera, and allow images to be transferred to a computer or notebook, or even printed directly.

vovchansk Şehrinin planlanan (İmar) bünyesinde projelendirilen alanın konumunu gösteren kroki
the sketch indicating the location of the area projected within planned (zoning) of the city of vovchansk

bünyelerinde binlerce yıllık kendi hikayelerini barındırıyorlar, ve tabii ki doğal ve insani olayları da.
they contain thousands of years of their own histories within themselves, and they also contain records of natural and human events.

1850 yılında viyana Üniversitesi bünyesinde bulunan deneysel fizik enstitüsü'ne başkanlık yapmaya başlamıştır.
there he was appointed head of the institute for experimental physics at the university of vienna in 1850.

hasanoĞlu ülke ekonomisine güven göstergesi olarak ‘gayrimenkulde güç birliği daha güçlü türkiye’ kampanyasında, kendi bünyesinde yapmış olduğu 120 ay ve 240 ay vade farkı ile bu kampanyada yerini almaktadır.
hasanoĞlu takes part in this campaign with 120 months and 240 months due date differences that it has initiated within its own body in the campaign titled "alliance in real estate and stronger turkey" as a sign of trust to the national economy.

böyle bir yasa oluşturulması kri ilk olarak 1998 tarihinde, avrupa parlamentosu milletvekili roy perry tarafından öne sürülmüştür. avrupa ombudsmanı, kendi bünyesinde yaptığı bir çalışma sonrasında bir taslak hazırlamış ve bu taslağı bir özel rapor şeklinde avrupa parlamentosu’na sunmuştur.
e idea of a code was rst proposed by roy perry mep in 1998. e european ombudsman dra ed the text, following an own-initiative inquiry and presented it to the european parliament as a special report. e parliaments resolution on the code is based on the ombudsmans proposal, with some changes introduced by mr perry as rapporteur for the committee on petitions of the european parliament.

bu satın alma emrini düzenlemek için gerekli tüm onay, izin ve ruhsatlar vs.(kendi bünyemizden ve üçüncü şahıslardan) alınmıştır.
all approvals, permission, consents etc (both internal and from third parties) required to issue this purchase order have been obtained,