Обучается переводу с помощью примеров, переведенных людьми.
Добавлены профессиональными переводчиками и компаниями и на основе веб-страниц и открытых баз переводов.
ab’de turizm ve hava taşımacılığı gelecekteki etkiler bakımından kilit alanlar olarak ortaya çıkmaktadır.
en la ue, el turismo y el transporte aéreo están empezando a emerger como áreas clave de futuros impactos.
yaşlıların tüketim kalıpları turizm dahil sosyal ve eğlence etkinliklerine kayma eğilimi göstermekte olup bunun çevre üzerine etkileri vardır.
los patrones de demanda en el consumo de la población en estas edades tienden a moverse hacia servicios tales como las actividades sociales y de ocio, incluyendo el turismo, con el consiguiente impacto medioambiental.
aynı zamanda, tarım ve turizm, özellikle daha sıcak ve daha kuru bölgelerde, daha fazla su ihtiyacı doğuracaktır.
al mismo tiempo crecerá la demanda de agua para la agricultura y el turismo, especialmente en las regiones más secas y cálidas.
biyolojik çeşitlilik — daha geniş bağlamda sorununun iklim değişikliği, artan ticaret ve turizm yüzünden gelecek yüzyılda kötüleşmesi beklenmektedir.
se teme que el problema de las especies invasoras se agrave a lo largo del siglo debido al cambio climático y al aumento del comercio y el turismo.
16 þube birimine ve beþ ayrý bölüme ayrýlmýþtýr.araþtýrma ve eðitim þube birimi, eðitim, araþtýrma, fiziksel kültür, spor ve turizm, devlet
se compone de 16 unidades sectoriales y cinco secciones separadas.
İhracat, verimlilik ve ürün geliştirme eğitimi, kurumsallaşma ve bİt kullanımı, teknoloji transferi ve geliştirme, belgelendirme ve standardizasyon, kredi garanti sistemi, turizm
formación en exportaciones, productividad y desarrollo de productos, institucionalización y uso de las tic, transferencia y mejora de las tecnologías, certificación y normalización, sistema de avales crediticios, turismo
Çiftçilik ve turizm, enerji üretimi ve halk sağlığı gibi görünürde bağlantısız olan faaliyetlerin birlikte ele alınması gerekmektedir.nihayetinde, uyum sağlama şimdi ve gelecekte nerede ve nasıl yaşadığımızı düşünmek anlamına gelmektedir.
actividades aparentemente inconexas, como la agricultura y el turismo, la producción de energía y la sanidad pública, deben analizarse conjuntamente. en última instancia, la adaptación significa reconsiderar dónde y cuándo vivimos ahora y cómo será en el futuro.
turizm, çevresel açıdan en zararlı ulaşım biçimlerine (özel arabalar ve daha da önemlisi, hava taşımacılığı) yönelik talebi n artmasına yol açan başlıca unsurlardan biridir.
el turismo es uno de los principales impulsores del incremento en la demanda de los medios de transporte más perjudiciales en términos ambientales: los automóviles particulares y, aún peor, el transporte aéreo.
balıkçılık, enerji, kaynak arama ve işletilmesinden kaynaklanan baskılarla, turizm, deniz taşımacılığı ve oluşan kirlilik nedeniyle insanların deniz ortamı üzerindeki baskılarının toplamı giderek artmaktadır ve avrupa çapında deniz ekosistemlerinin genel durumu oldukça zayıftır.
el conjunto de presiones que ejerce el ser humano sobre el ambiente marino a través de la pesca, la prospección y explotación de recursos energéticos, el turismo, el transporte marítimo y la contaminación va en aumento, y los ecosistemas marinos de europa se encuentran en un estado general deficiente.
artan refah ile yaşam tarzı ve demograik değişimlerin bir sonucu olarak turizmin etkilerininde büyümesi beklenmektedir.
se prevé un aumento de los impactos ambientales derivados del turismo como resultado de la creciente aluencia y de los cambios demográicos y de estilo de vida.