You searched for: aan bod komen (Holländska - Turkiska)

iedereen moet aan bod komen.
takımdaki herkesin biraz oynaması lazım.

wanneer ging ik aan bod komen?
ne zaman? sıra ne zaman bana gelecekti?

ik ging je nog aan bod laten komen.
yapma. sıra sana geliyordu.

hoe kon onze relatie niet aan bod komen?
konu bizim ilişkimize nasıl gelmez?

en geloof me, er zou veel aan bod komen.
ve inanın, bir çok konuyu tatlıya bağlıyordu.

het vak economie zal als laatste aan bod komen.
sonra iktisatla devam edeceğiz.

wat voor aan bod?
ne teklifi?

je moet met een beter bod komen.
ondan daha iyisini yapman gerek.

waar komt die aan bod?
onu nereye sığdıracaksın?

en daar kom jij aan bod.
bu noktada devreye sen giriyorsun.

waar komt tosca aan bod?
- peki tosca'yla ilgisi ne?

moet er niet eens een ander thema aan bod komen? een belastinghervorming...
açıklayabilirim ulrik ama burada asıl mesele bu seçimdeki başka önemli konulardan da bahsetmek mesela bir vergi reformu...

alle wereldreligies komen aan bod.
kuran'dan dünyadaki dinlerden... kutsal yazılar olarak çevirdin.

kan er een bode komen? mooi.
buraya bir haberci alabilir miyim, lütfen?

dat komt aan bod in haar verklaring.
karınızın işi onun ifadesi alınırken konuşulacak.

wanneer komen wij eens aan bod?
- pekala, bizi ne zaman düşüneceksin?

de volgende thema's zullen mogelijk aan bod komen in de editie van 2010:
aşağıda 2010 yılında yer verilmesi muhtemel bazı konular bulunmaktadır: halkın İnternet üzerinden etkileşime geçebileceği avrupa çapında bir ağ oluşana kadar bir sistemi diğerine bağlamak suretiyle, yerel ve ulusal düzeyde toplanan pek çok veriyi kullanıma sokacaktır.

- de details zijn niet aan bod gekomen.
detayları konuşacak zamanımız yoktu. o da tahmin ediyordur.

die komen niet allemaal in één keer aan bod.
hepsine birden duruşma yapmazlar.

maar als jullie met een beter bod komen, is het van jullie natuurlijk.
tabi daha fazlasını önerirseniz, siz de alabilirsiniz.