You searched for: yakalanmıştım (Turkiska - Holländska)

yakalanmıştım.
- heel bang.

-yakalanmıştım.
- dat was ook zo.

ben yakalanmıştım.
maar ik werd gepakt.

yakalanmıştım. evet.
ik ben gepakt.

kansere yakalanmıştım.
ik had kanker.

- Çalarken yakalanmıştım.
- ik ben betrapt op stelen.

bir keresinde yakalanmıştım.
ik ben ooit eens gearresteerd.

aleksandriya'da yakalanmıştım.
ik heb een aandenken uit alexandrië.

evet aranıyordum ve yakalanmıştım.
ik werd gezocht. ik was gearresteerd en werd teruggebracht.

-endişe hastalığına yakalanmıştım.
- ik ben zo bezorgd geweest.

bir keresinde kansere yakalanmıştım.
ik zat er vol mee.

guam'dayken, sarı hummaya yakalanmıştım.
ik woonde toen in guam en kreeg gele koorts.

fakat bulduğum şeye hazırlıksız yakalanmıştım.
maar ik was niet voorbereid op hetgeen ik vond.

"ve kar fırtınasına yakalanmıştım. donmuştum. "
toen werd ik door een vreselijke storm verrast.

bundan önceki yerde mümessile yakalanmıştım.
ik ben al eens door een prefect betrapt.

büyük kanyon'da yağmur fırtınasına yakalanmıştım.
ik was eens in een stortbui in de grand canyon.

"kaçamadan yakalanmıştı.
"ze zijn bij haar voor ze kan ontsnappen, en ik weet... "