Şunu aradınız:: aufrichten (Almanca - Türkçe)

Bilgisayar çevirisi

İnsan çevirisi örneklerinden çeviri yapmayı öğrenmeye çalışıyor.

German

Turkish

Bilgi

German

aufrichten

Turkish

 

Kimden: Makine Çevirisi
Daha iyi bir çeviri öner
Kalite:

İnsan katkıları

Profesyonel çevirmenler, işletmeler, web sayfaları ve erişimin serbest olduğu çeviri havuzlarından.

Çeviri ekle

Almanca

Türkçe

Bilgi

Almanca

und sie konnten sich nicht mehr aufrichten und erfuhren keine unterstützung mehr.

Türkçe

(yurtlarında çöküverdiler) ne kalkabildiler, ne de (bu duruma) engel olabildiler.

Son Güncelleme: 2014-07-03
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Almanca

du sollst keine säule aufrichten, welche der herr, dein gott, haßt.

Türkçe

tanrınız rab'bin nefret ettiği dikili taş dikmeyeceksiniz.

Son Güncelleme: 2012-05-04
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Almanca

du sollst die wohnung der hütte des stifts aufrichten am ersten tage des ersten monats.

Türkçe

‹‹konutu, yani buluşma Çadırını birinci ayın ilk günü kur.

Son Güncelleme: 2012-05-04
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Almanca

und schau auf die gebeine, wie wir sie aufrichten und sie dann mit fleisch überziehen.»

Türkçe

hele o kemiklere dikkat et, onları nasıl birleştirip yerli yerine koyuyoruz, sonra da onlara et giydiriyoruz!”

Son Güncelleme: 2014-07-03
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Almanca

aber meinen bund will ich aufrichten mit isaak, den dir sara gebären soll um diese zeit im andern jahr.

Türkçe

ancak antlaşmamı gelecek yıl bu zaman saranın doğuracağı oğlun İshakla sürdüreceğim.››

Son Güncelleme: 2012-05-04
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Almanca

er macht uns lebendig nach zwei tagen; er wird uns am dritten tag aufrichten, daß wir vor ihm leben werden.

Türkçe

huzurunda yaşayalım diye.

Son Güncelleme: 2012-05-04
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Almanca

meinen stuhl will ich in elam aufrichten und will beide, den könig und die fürsten, daselbst umbringen, spricht der herr.

Türkçe

yok edeceğim›› diyor rab.

Son Güncelleme: 2012-05-04
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Almanca

da sprachen die juden: dieser tempel ist in jahren erbaut; und du willst ihn in drei tagen aufrichten?

Türkçe

yahudi yetkililer, ‹‹bu tapınak kırk altı yılda yapıldı, sen onu üç günde mi kuracaksın?›› dediler.

Son Güncelleme: 2012-05-04
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Almanca

aber mit dir will ich einen bund aufrichten; und du sollst in den kasten gehen mit deinen söhnen, mit deinem weibe und mit deiner söhne weibern.

Türkçe

ama seninle bir antlaşma yapacağım. oğulların, karın, gelinlerinle birlikte gemiye bin.

Son Güncelleme: 2012-05-04
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Almanca

und der engel des herrn sprach zu gad, daß er david sollte sagen, daß david hinaufgehen und dem herrn einen altar aufrichten sollte in der tenne ornans, des jebusiters.

Türkçe

rabbin meleği gada, davutun yevuslu ornanın harman yerine gidip rabbe bir sunak kurmasını buyurdu.

Son Güncelleme: 2012-05-04
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Almanca

das ist, damit wir dich zu einem zeichen für die menschen machen. und schau auf die gebeine, wie wir sie aufrichten und sie dann mit fleisch überziehen.»

Türkçe

eşeğine de bak; bu iş seni, insanlara bir delil göstermek maksadıyla oldu; eşeğin kemiklerini nasıl birleştiriyor, sonra onlara nasıl et giydiriyoruz, hele dikkat et demişti.

Son Güncelleme: 2014-07-03
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Almanca

sie werden die alten wüstungen bauen, und was vorzeiten zerstört ist, aufrichten; sie werden die verwüsteten städte, so für und für zerstört gelegen sind, erneuen.

Türkçe

kuşaklar boyu yıkık kalmış kentleri onaracaklar.

Son Güncelleme: 2012-05-04
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Almanca

aber ich habe ein kleines wider dich, daß du daselbst hast, die an der lehre bileams halten, welcher lehrte den balak ein Ärgernis aufrichten vor den kindern israel, zu essen götzenopfer und hurerei zu treiben.

Türkçe

ne var ki, birkaç konuda sana karşıyım: aranızda balamın öğretisine bağlı olanlar var. putlara sunulan kurbanların etini yemeleri, fuhuş yapmaları için İsrailoğullarını ayartmayı balaka öğreten balamdı.

Son Güncelleme: 2012-05-04
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Almanca

oder es ist wie mit dem, der an einer stadt vorbeikam, die über ihren dächern verödet war. er sagte: «wie kann gott diese wieder lebendig machen, nachdem sie ausgestorben ist?» da ließ ihn gott sterben, hundert jahre, dann erweckte er ihn. er sprach: «wie lange hast du verweilt?» er sagte: «verweilt habe ich einen tag oder einen teil von einem tag.» er sprach: «nein, du hast hundert jahre verweilt. schau auf deine speise und deinen trank, sie sind nicht verfault. und schau auf deinen esel. das ist, damit wir dich zu einem zeichen für die menschen machen. und schau auf die gebeine, wie wir sie aufrichten und sie dann mit fleisch überziehen.» als (dies) ihm deutlich wurde, sagte er: «ich weiß nun, daß gott macht hat zu allen dingen.»

Türkçe

yahut altı üstüne gelmiş bir kasabaya uğrayan kimseyi görmedin mi? "allah burayı ölümünden sonra acaba nasıl diriltecek?" dedi. bunun üzerine allah onu yüz yıl ölü bıraktı, sonra diriltti, "ne kadar kaldın?" dedi, "bir gün veya bir günden az kaldım" dedi, "hayır yüz yıl kaldın, yiyeceğine içeceğine bak, bozulmamış; eşeğine bak ve hem seni insanlar için bir ibret kılacağız, kemiklere bak, onları nasıl birleştirip, sonra onlara et giydiriyoruz" dedi; bu ona apaçık belli olunca, "artık allah'ın her şeye kadir olduğuna inanmış bulunuyorum" dedi.

Son Güncelleme: 2014-07-03
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Uyarı: Görünmez HTML biçimlendirmesi içeriyor

Daha iyi çeviri için
7,779,930,382 insan katkısından yararlanın

Kullanıcılar yardım istiyor:



Deneyiminizi iyileştirmek için çerezleri kullanıyoruz. Bu siteyi ziyaret etmeye devam ederek çerezleri kullanmamızı kabul etmiş oluyorsunuz. Daha fazla bilgi edinin. Tamam