Şunu aradınız:: tentram (Endonezce - Türkçe)

tentram.
güven verici.

aman dan tentram
güvenli ve sağlam...

membuatku tentram.
rahatlatıyor beni.

itu membuatku tentram.
bu durum, yaşlı bir adamın kalbini ısıtıyor.

saat bumi mulai tentram,...
dünya durulmaya başlayınca tanrı ona bir taş atar.

tentram, mulia, berharga...
salve, nobilis, et pretiose--

aku merasa tentram disini.
burada kendimi huzurlu hissediyorum.

kota ini menjadi aman dan tentram.
ben amcam benimle gurur duyardı.

apakah mereka hidup tentram?
sessiz sakin bir hayat mı yaşıyorlardı?

sungguh tentram dan tenang di sini.
burası çok sessiz.

kota ini terlalu tentram akhir-akhir ini.
kasaba aşırı sakin.

duniaku dulunya tentram tertata dan menjadi panutan
benim dünyam sakindi oldukça düzenli ve örnek...

itulah gadis yang tidak akan membiarkan aku tentram.
elimdekiyle yetinmeme izin vermeyen kız.

..adalah kota yang makmur. kehidupan tentram dan damai.
bir barış dönemi olması gerekiyordu.

yang penting disini adalah menempatkan klienmu dengan rasa tentram.
burada önemli olan müşterinin içini rahatlatmaktır.

kufikir kalian semua bersaudara akan hidup tentram dalam kebersamaan.
kardeşlerinizle uyumlu bir şekilde, yaşayabileceğinizi düşündüm.

jika air mengalir jernih, kau akan tahu kehidupanku juga jernih dan tentram.
su temizse, hayatımın da temiz ve açık olduğunu bileceksin.

umat allah akan bebas dari kesusahan dan hidup di tempat yang aman dan tentram
güvenli ve rahat yerlerde yaşayacak.

akhirnya seluruh dunia akan aman dan tentram, dan setiap orang bernyanyi gembira
sevinçle haykırıyor.

aku mendaftar ke polisi militer supaya aku bisa hidup tentram di kota bagian dalam.
askeri İnzibata katıiıp iç dünyada güvenli bir hayat sürmek için asker olmayı seçtim.