Şunu aradınız:: vastuvõtlikkus (Estonca - Türkçe)

loomuuringud ja muud tõendid näitavad, et sõltuvusele vastuvõtlikkus on väga varieeruv.
hayvanlar üzerinde yapılan çalışmaların sonuçları ve diğer kanıtlar, bağımlılığa karşı duyarlılık konusunda büyük farklılıklar olduğuna işaret etmektedir.

need peavad peegeldama, mil määral erineb regioonide, majandussektorite ja sotsiaalsete gruppide vastuvõtlikkus kliimamuutusele.
bunların, iklim değişikliğine karşı hassasiyetin gerek bölgeler ve ekonomik sektörler arasında, gerekse farklı toplumsal gruplar arasında gösterdiği farklılık derecesini yansıtması gerekir – örneğin, özellikle eski ve düşük gelirli konutlar, diğerlerinden daha zayıf durumdadır.

nende levimise ja ründavaks muutumise potentsiaali võimendab kaubanduse üleilmastumine ning kliimamuutuse ja põllunduslike monokultuuride suurenev vastuvõtlikkus ohtudele.
akdeniz’de, güvenli biyolojik limitlerin dışında kalan balık rezervlerinin oranı

see lubab paremini mõista, kuidas pidevad inimtekkelised riskid ja ohtudele vastuvõtlikkus mõjutavad ökosüsteemide turvalisust ja võimaldab heita pilku nende haldamise puudujääkidele.
bunlar arasında, benzersiz bilgi kaynakları ve bilgi teknolojileri, dağıtıma hazır kaynak muhasebesi yöntemleri ve yerleşmiş tedbir veönlem, hasarın kaynağında düzeltilmesi ve kirleten öder prensiplerine olan ilgi ve bağlılıkta yeniden ortaya çıkan artış sayılabilir.

paljudes riikides on meditsiini- ja sotsiaalteenuste osutajatele edasiseks väljakutseks pikka aega uimasteid tarbinud elanikkonna vananemine, millega võib kaasneda nii vastuvõtlikkus uimastite üleannustamisele kui ka sellest tulenevatele terviseprobleemidele.
İkame tedavisindekiler de dahil olmak üzere, uyuşturucu kullanıcılarının psikososyal refahının proaktif izlenmesi, aşırı dozda uyuşturucu kullanımı çoğu durumda önceki sağlık ve sosyal durumlarla tetiklendiğinden, önemli olabilir ve kasıtlı aşırı doz oranları yüksek olabilir (oliver vd., 2007).