Şunu aradınız:: tilfredsstille (Norveççe - Türkçe)

tilfredsstille?
zevk mi?

-tilfredsstille henne!
-evet!

som kan tilfredsstille meg
tatmin etmeli beni

-vil det tilfredsstille dem?
bunlar yeterli olacak mı? zannettiğiniz kişi ben değilim.

for å tilfredsstille anmelderen.
Şikayetçi beyi tatmin etmek için.

for å tilfredsstille opprørsfølelsen?
İsyan etmek için duyduğun duygusal açlığı bastırmak için mi?

- du er lett å tilfredsstille.
- Çok kolay memnun oluyorsun.

han kunne ikke tilfredsstille meg.
tatmin edemedi beni.

ja, for å tilfredsstille seg selv.
bunu sadece kendi alçakca ihtiyaçlarını tatmin etmek için sürüyor.

-alt for å tilfredsstille sjefen.
isimiz patronu memnun etmek.

det er for å tilfredsstille deg selv.
bunların hepsi kendinizi mutlu etmek için.

du vet, formidle, tilfredsstille, berolige.
yatıştırmak, barıştırmak, yardımcı olmak.

det går bare ikke an å tilfredsstille deg.
seni memnun etmenin yolu yok, değil mi leonard?

Å tilfredsstille familien, kan være hardt.
evet, aileyi mutlu etmenin karmaşık olduğunu biliyorum.

bare verden i seg selv vil tilfredsstille ham.
ancak tüm dünya onu tatmin eder.

ble de ofret for å tilfredsstille hans ego?
egosu için mi feda edilmişlerdi?

-slutt på å tilfredsstille ham. -riktig.
azınca onu tatmin etmemiz gerektiği düşüncesine son verebiliriz.

for å tilfredsstille din materialisme, brøt han loven.
senin materyalizmini tatmin edebilmek için suç işlemiş.

dere har blitt sett tilfredsstille hverandre i guds hus.
tanrının evinde karşılaştığımız bu uygunsuz duruma da bir bak.

bør henrettelse godkjennes for å tilfredsstille din vrede?
Öfkenizi dindirmek için eyaletin infaz etmesi gerektigine inaniyorsunuz.