Şunu aradınız:: halledeceğim (Türkçe - Korece)

halledeceğim.
알았어

halledeceğim!
'메이데이' 출동!

- halledeceğim.
- 내가 처리할게.

- bunu halledeceğim.
내가 바로 잡을게

bu işi halledeceğim.
겁먹지는 마렴, 아가

- bunu ben halledeceğim.
-이 알아서 할게요.

ararım seni, halledeceğim.
내가 알아서 할게요 전화 할께.

- söz veriyorum halledeceğim.
맹세해요.

hayır, halledeceğim. halledeceğim.
아니요, 제가 할께요

- yavaşla biraz. - halledeceğim.
과속 운전할 때처럼

bi şekilde bu olayı halledeceğim.
방법을 강구할테니,

hayır, sen halletmeyeceksin, ben halledeceğim.
-아니야 할 수 없어. 내가 할꺼이나.

hayır. ufak tefek işlerimi halledeceğim.
아니요, 그냥 뭐 좀 할일이 있어서요

o işi merak etme. ben halledeceğim. İşim bu.
돈은 걱정하지 마 내가 해결할게, 그게 내 일이야

lexie sen betadini hazırla. ben gerisini halledeceğim.
렉시, 베타딘 준비해 그 다음은 내가 할 테니까

belki de ihtiyacınız kalmaz. ben halledeceğim jeff. peki.
그럴 필요 없어 내가 내려가 보겠네

en küçük yavrumuzsa yüksekbahçe'den gelen o at ağızlı orospuyla evlenecek. - her şeyi halledeceğim.
우리 막내아들은 하이가든에서 온 창녀와 결혼하게 생겼다고!

- halledeceğiz.
처리하고 있습니다