Profesyonel çevirmenler, işletmeler, web sayfaları ve erişimin serbest olduğu çeviri havuzlarından.
birsey sorcam
erkek arkadasin olabilirmiyim
Son Güncelleme: 2020-09-20
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
Referans:
size birsey sorcam
i am going to ask something
Son Güncelleme: 2019-01-06
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
Referans:
size birsey sorcam ya
i am going to ask something
Son Güncelleme: 2019-01-06
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
Referans:
size birsey sorcam ya kusuru olmasa
i am going to ask something
Son Güncelleme: 2019-01-06
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
Referans:
polis birsey yapmiyor.
police is not doing anything against them.
Son Güncelleme: 2016-02-24
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
Referans:
boyle birsey mumkun degil.
it just isn't appropriate.
Son Güncelleme: 2015-10-13
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
Referans:
ayni anda tek birsey yapiyorlar. onu da cok iyi yapiyorlar.
they do one thing at a time. they do it extremely well.
Son Güncelleme: 2015-10-13
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
Referans:
avrupada ya da batida biz buna benzer birsey gormuyoruz.
we don't see anything like this in europe or in the west.
Son Güncelleme: 2015-10-13
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
Referans:
acilis gununde, binlerce londrali geldi, ve birsey oldu.
on opening day, thousands of londoners came out, and something happened.
Son Güncelleme: 2015-10-13
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
Referans:
tamam. evet. birsey enerjiyi sogurursa, elektron yer degistirebilir.
ok. now. if something absorbs the energy, the electron can travel.
Son Güncelleme: 2015-10-13
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
Referans:
butun makineler calisiyor, bu endustrilerin olceklerini gormek inanilmaz birsey.
the machines are all running, absolutely incredible to see what the scale of industries are.
Son Güncelleme: 2015-10-13
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
Referans:
dedi ki, "omzun iyileşiyor, ama dave, akciğerinde birsey var."
he said, "your shoulder's going to be fine, but dave, there's something in your lung."
Son Güncelleme: 2015-10-13
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
Referans:
Uyarı: Görünmez HTML biçimlendirmesi içeriyor
insanlar bize yanlis birsey yaptiginda mahkemeye basvurma hakkimizdan vazgecmeyi kesinlikle istemiyoruz.
we certainly don't want to give up the rights, when people do something wrong, to seek redress in the courts.
Son Güncelleme: 2015-10-13
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
Referans:
muhabir: herkes bilerek mi adim ile yuruyordu, ya da onun gibi birsey?
interviewer: were they deliberately walking in step, or anything like that?
Son Güncelleme: 2015-10-13
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
Referans:
ben soyle dedim, " kesin olan birsey var, apple markasini kopyalamayin."
i said, "well you don't copy apple, that's for sure."
Son Güncelleme: 2015-10-13
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
Referans:
Uyarı: Görünmez HTML biçimlendirmesi içeriyor
böylece bu tıbbi gerçegi duvara işledi beslenme bilgileri etiketi, bunun gibi birsey, kocasının diyagramı
so she painted this medical facts mural with a nutrition label, something like that, in a diagram of him.
Son Güncelleme: 2015-10-13
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
Referans:
basit kanitlanmis ameliyatlar milyonlarca insanlarin tekrar gormesini saglayabilir ve daha basit birsey bir gozluk, milyonlarca daha insanin gormesini saglayabilir
a simple, well-proven surgery can restore sight to millions, and something even simpler, a pair of glasses, can make millions more see.
Son Güncelleme: 2015-10-13
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
Referans:
dedi ki, "guzel, bilirsin, butun hayatimi o magarada yasamak gibi birsey dusunuyorum."
and she said, "well, you know, i think i'd kind of like to live my whole life in the cave."
Son Güncelleme: 2015-10-13
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
Referans:
Uyarı: Görünmez HTML biçimlendirmesi içeriyor
ayrıca aslında hiç de iyi olmayan birsey olan işsizliğin yan ürünü olan başka bir şey ise, ülkemizde daha çok görülmeye başlayan gönüllülük akımı.
also a wonderful byproduct of sort of a really lousy thing, which has been unemployment, is a rise in volunteerism that's been noted in our country.
Son Güncelleme: 2015-10-13
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
Referans:
bu amerikalilar burada ve evet, bir britanyali, hic birsey yapmiyor, o kendini aslinda britanyali saniyor, aslinda nijaryali bunun hakkinda dusundum
it looks like all these americans are here and yes, one brit, and he's not going to do anything -- he thinks he's british actually, and he's actually nigerian, i just thought about that.
Son Güncelleme: 2015-10-13
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
Referans: