Şunu aradınız:: bu yüzden bende tatlıyım (Türkçe - İngilizce)

Bilgisayar çevirisi

İnsan çevirisi örneklerinden çeviri yapmayı öğrenmeye çalışıyor.

Turkish

English

Bilgi

Turkish

bu yüzden bende tatlıyım

English

 

Kimden: Makine Çevirisi
Daha iyi bir çeviri öner
Kalite:

İnsan katkıları

Profesyonel çevirmenler, işletmeler, web sayfaları ve erişimin serbest olduğu çeviri havuzlarından.

Çeviri ekle

Türkçe

İngilizce

Bilgi

Türkçe

bu yüzden mi beni öldürmek istiyorsun?

İngilizce

is that why you want to kill me?

Son Güncelleme: 2014-02-01
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Türkçe

bu yüzden beni hep kid david diye çağırdılar,

İngilizce

so, it was always like, they called me kid david, because i was the kid.

Son Güncelleme: 2015-10-13
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Türkçe

bu yüzden kalçam beni yıllardır rahatsız ediyordu.

İngilizce

so my hip had been hurting me for years.

Son Güncelleme: 2015-10-13
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Türkçe

bu yüzden müzik benim için bir terapi olmuştu.

İngilizce

so the music had been my therapy for me.

Son Güncelleme: 2015-10-13
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Türkçe

beni sıcak karşıladılar, bu yüzden evimde gibi hissettim.

İngilizce

they welcomed me warmly, so i felt at home.

Son Güncelleme: 2014-02-01
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Türkçe

bu yüzden internette yazmak benim için hayat kurtarıcı oldu.

İngilizce

that's why writing on the internet has become a lifesaver for me.

Son Güncelleme: 2015-10-13
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Türkçe

bu yüzden stopia, benim için gerçekten bir görme biçimidir.

İngilizce

so sitopia, for me, is really a way of seeing.

Son Güncelleme: 2015-10-13
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Türkçe

ve bu yüzden benim ted dileğim bu deneyimlerin ortak paydasına dayanır.

İngilizce

and so my ted wish is based on the common denominator of these experiences.

Son Güncelleme: 2015-10-13
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Türkçe

bastian, "bu yüzden, bence bu bir onarım işiydi ve gerekliydi.

İngilizce

"so this was, i think, a repair job; and it's a necessary one.

Son Güncelleme: 2016-01-20
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Uyarı: Görünmez HTML biçimlendirmesi içeriyor

Türkçe

o yüzden anlıyorum, bu yüzden benim verilen karara karşı duygularım karmaşık.

İngilizce

that's why i understand; that's why i have a mixed feeling about the verdict.

Son Güncelleme: 2015-10-13
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Türkçe

o yüzden, benim görüşüm iyimser olmaktan yana.

İngilizce

so my view is: be optimistic.

Son Güncelleme: 2015-10-13
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Türkçe

dün, tom bir motosiklet kazasında yaralandı, bu yüzden beden eğitimi dersine şimdilik katılamıyor.

İngilizce

yesterday, tom was injured in a motorbike accident, so he can't attend gym class for the time being.

Son Güncelleme: 2014-02-01
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Türkçe

"hem, benim üzerimde onlar aleyhine işlenmiş bir suç var; bu yüzden beni öldürmelerinden korkuyorum."

İngilizce

"and (further), they have a charge of crime against me; and i fear they may slay me."

Son Güncelleme: 2014-07-03
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Uyarı: Görünmez HTML biçimlendirmesi içeriyor

Türkçe

bu yüzden, benim sizden ted dileğim küresel bir erken uyarı sistemi inşa etmek, böylece insanlığın en kötü kabuslarına karşı koyabilmek.

İngilizce

so, my ted wish is for you to help build a global system, an early-warning system, to protect us against humanity's worst nightmares.

Son Güncelleme: 2015-10-13
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Türkçe

o yüzden bence en iyisi fizikçilerle, mühendislerle, matematikçilerle, algoritmik düşünen insanlarla çalışmak.

İngilizce

so i found the best people to work with are physicists, engineers and mathematicians, who tend to think algorithmically.

Son Güncelleme: 2015-10-13
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Türkçe

bu yüzden benim umudum, ted'den ayrıldıktan sonra, "acaba karbon izimi nasıl düşürebilirim?" sorusu üzerinde düşünmeniz.

İngilizce

so my hope is that when you leave ted, you will look at reducing your carbon footprint in however you can do it.

Son Güncelleme: 2015-10-13
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Uyarı: Görünmez HTML biçimlendirmesi içeriyor

Türkçe

bu yüzden, benim bakış açımla, bu kitabı yayınlamak önemli, ama aynı zamanda benim tarafimdan kasitli bir karışıklığa neden oluyor ama calistigim herhangi bir kanal icinde problem yaratiyor.

İngilizce

so, from my point of view, it's important to publish it, but at the same time it does cause a confusion -- intentional on my behalf, but problematic for any outlet that i'm working with.

Son Güncelleme: 2015-10-13
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Türkçe

biliyorum, bir sihirbaz olarak sırlarımızı açıklamamız gerekir, fakat insanların önümüzdeki hafta benim gösterimi yapmaya kalkışacaklarından pek de korkmuyorum, bu yüzden -- bence bir problem yok.

İngilizce

i know as a magician we're not supposed to reveal our secrets, but i'm not too afraid that people are going to start doing my show next week, so -- i think we're ok.

Son Güncelleme: 2015-10-13
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Türkçe

İşim yüzünden benim bu konuda bir fikrim var tabi. ama, ortaya çıkan sonuç daha zeki olduklarını gösteriyor.

İngilizce

i have an opinion of this myself because of the business i'm in, but, in fact, people, it turns out, are getting smarter.

Son Güncelleme: 2015-10-13
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Türkçe

ama o boğa benim böbreğimi ezdiğinde, biliyorsun, böbreğimi kaybetmedim -- böbreğimi kaybedebilirdim, böbreğim duruyor, o yüzden bence doğuştan kaybeden biri değilim ben.

İngilizce

but then when that bull stepped on my kidney, you know, i didn't lose my kidney -- i could have lost my kidney, i kept my kidney, so i don't think i'm a born loser.

Son Güncelleme: 2015-10-13
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Daha iyi çeviri için
7,781,640,715 insan katkısından yararlanın

Kullanıcılar yardım istiyor:



Deneyiminizi iyileştirmek için çerezleri kullanıyoruz. Bu siteyi ziyaret etmeye devam ederek çerezleri kullanmamızı kabul etmiş oluyorsunuz. Daha fazla bilgi edinin. Tamam