İnsan çevirisi örneklerinden çeviri yapmayı öğrenmeye çalışıyor.
Profesyonel çevirmenler, işletmeler, web sayfaları ve erişimin serbest olduğu çeviri havuzlarından.
o ondan hoşlanmaz.
she does not like him.
Son Güncelleme: 2014-02-01
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
o, tenisten hoşlanmaz.
he does not like tennis.
Son Güncelleme: 2014-02-01
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
babam müzikten hoşlanmaz.
my father does not like music.
Son Güncelleme: 2014-02-01
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
o, bu konserden hoşlanmaz.
he doesn't like this concert.
Son Güncelleme: 2014-02-01
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
tom bu tür filmden hoşlanmaz.
tom doesn't like this kind of movie.
Son Güncelleme: 2014-02-01
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
hayır. o, sudan hoşlanmaz!
no. he doesn't like water!
Son Güncelleme: 2014-02-01
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
tom bundan çok fazla hoşlanmaz.
tom doesn't like this very much.
Son Güncelleme: 2014-02-01
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
tom'un kendisi tekrarlamaktan hoşlanmaz.
tom doesn't like to repeat himself.
Son Güncelleme: 2014-02-01
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
annem benim tv izlememden hoşlanmaz.
my mother doesn't like my watching tv.
Son Güncelleme: 2014-02-01
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
bill babasının çok sigara içmesinden hoşlanmaz.
bill doesn't like the fact that his father smokes a lot.
Son Güncelleme: 2014-02-01
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
kimse herkesin önünde alay edilmekten hoşlanmaz.
nobody likes to be made fun of in public.
Son Güncelleme: 2014-02-01
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
allah'ın sizi bağışlamasından hoşlanmaz mısınız?
do you not love for god to pardon you?
Son Güncelleme: 2014-07-03
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
o kadar kötü birisi ki kimse ondan hoşlanmaz.
he is such a bad person that everybody dislikes him.
Son Güncelleme: 2014-02-01
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
halbuki onlara gerçeği getirmişti. ne var ki onların çoğu gerçekten hoşlanmaz.
in fact, he brought them the truth, but most of them hate the truth.
Son Güncelleme: 2014-07-03
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
allah, zulme uğrayanların dışında, çirkin sözün açıkça söylenmesinden hoşlanmaz.
allah does not like speaking evil publicly unless one has been wronged.
Son Güncelleme: 2014-07-03
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
allah'ın sizi bağışlamasından hoşlanmaz mısınız? allah bağışlayandır, merhametli olandır.
do you not wish that allah should forgive you? and allah is forgiving and merciful.
Son Güncelleme: 2014-07-03
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
İnkar ederseniz, allah'ın size ihtiyacı yoktur. fakat o, kullarının inkarcı olmasından hoşlanmaz.
if ye are thankless, yet allah is independent of you, though he is not pleased with thanklessness for his bondmen; and if ye are thankful he is pleased therewith for you.
Son Güncelleme: 2014-07-03
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
allah, zulme uğrayanların dışında, çirkin sözün açıkça söylenmesinden hoşlanmaz. allah her şeyi hakkıyla işiten, hakkıyla bilendir.
allah approveth not the publishment of evil speech, unless by one who hath been wronged; and allah is ever hearing, knowing.
Son Güncelleme: 2014-07-03
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
eğer birbirlerinden hoşlanmazlarsa, hepimiz ayaklar altına alınabilirdik.
if they didn't like each other, we could all get trampled to death.
Son Güncelleme: 2015-10-13
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite: