Şunu aradınız:: karşılaşmadan (Türkçe - İspanyolca)

siz ölümle karşılaşmadan önce onu arzuluyordunuz.
sí, deseabais la muerte antes de encontrarla.

andolsun, ölümle karşılaşmadan önce arzulamıştınız ölümü.
sí, deseabais la muerte antes de encontrarla.

andolsun ki siz ölümle karşılaşmadan önce onu arzuluyordunuz.
sí, deseabais la muerte antes de encontrarla.

andolsun, siz onunla karşılaşmadan önce ölümü temenni ediyordunuz.
sí, deseabais la muerte antes de encontrarla.

yemin olsun ki siz, onunla karşılaşmadan önce ölümü arzuluyordunuz.
sí, deseabais la muerte antes de encontrarla.

sonuçta, open dekoderlerine rakipdekoderler piyasada hiçbir engelle karşılaşmadan satılabilecekti.
por último, en el mercado también podrán desarrollarse sinobstáculos descodificadores competidores de los de open.

and olsun ki, ölümle karşılaşmadan önce onu temenni ediyordunuz; işte onu gözlerinizle bakarak gördünüz.
sí, deseabais la muerte antes de encontrarla. ya la habéis visto, pues, con vuestros propios ojos.

bu hak, bir görüşsahibi olma vehaberlerle fikirleri, kamu yetkililerinin herhangi bir müdahalesiyle karşılaşmadan ve sınırlardan bağımsız olarak alma ve bildirme özgürlüklerini de içine alır.
este derecho comprende la libertad de opinión y la libertad de recibir o de comunicar informaciones oideas sin que pueda haber injerencia de autoridades públicas y sin consideración de fronteras.

hiçbir engelle karşılaşmadan tanrı'nın egemenliği'ni tam bir cesaretle duyuruyor, rab İsa mesih'le ilgili gerçekleri öğretiyordu.
predicando el reino de dios y enseñando acerca del señor jesucristo, con toda libertad y sin impedimento

2 puanlı karşılaşma
partida a 2 puntos