Şunu aradınız:: seyahat (Türkçe - İspanyolca)

seyahat
viajar

seyahat servisi
manga de combat

arzın merkezine seyahat
visita al mundo plano

seyahat etmeye ihtiyacım var.
necesito viajar.

ben aya seyahat etmek istiyorum.
quiero viajar a la luna.

ben yalnız seyahat etmek istiyorum.
quiero viajar sola.

seyahat etmeyi o kadar çok sevmiyorum.
no me gusta tanto viajar.

tom'un boston'a seyahat etme şansı vardı.
tom tuvo la oportunidad de viajar a boston.

seyahat şirketlerinin sunduğu havayolu ilehizmeti hakim durumun kötüye
abuso de posición dominante en el mercadode los servicios de transporte aéreo ofrecidospor las agencias de viajes

oysa ki, seyahat etmek kendini yeni bir ortam ile temas etmeye açmaktır.
creemos que turismo es una palabra dañada y mercantilizada.

uzun yolculuklara çıkıyorsanız veya çok seyahat bir kullanıcı iseniz kameranın bu özelliği ideal.
o cuando tienes que viajar con poco peso, para lo que la fujifilm finepix s6500fd tiene todo lo que necesitas.

küçük oğlu johan’la birlikte kalabalık şehrin dışına bir seyahat planı yaparlar.
ella y su hijo johan están planeando una excursión fuera de la congestionada ciudad.

bu miktar en yüksek kalitede birkaç fotoğraf çekmek için yeterli olsa da tüm bir tatil veya seyahat için yeterli olmuyor.
esto es suficiente para muy pocas fotos en la calidad máxima; sin embargo, no dura bastante para unas vacaciones completas, naturalmente.

halen, turizmin önemli bir itici gücü oluşturduğu havayoluyla seyahat tüm yolcu seyahati biçimlerine göre en hızlı artışı göstermektedir.
en la actualidad, el transporte aéreo, claramente impulsado por el turismo, está registrado el incremento más rápido entre todas las modalidades del transporte de pasajeros.

ve eğer seyahat halinde iseniz ve bellek kartınızı dizüstü bilgisayarınıza veya harici sabit diskinize aktarma şansınız yoksa birden fazla kart kullanmanız gerekebilir.
y para unas vacaciones necesitaremos varias tarjetas, a menos que la vaciemos en un ordenador portátil o en un disco duro portátil.

kötüyekullanım, seyahat şirketlerinin sağladığı havayolu ile taşımacılık hizmeti pazarının british airways’in rakiplerine kapatılmasıyla oluşturulan marka bağımlılığı şeklindebelirmiştir.
el abuso consistía en la instauración de un sistema defidelización que llevaba a un cierre del mercado de los servicios de transporteaéreo ofrecidos por las agencias de viajes para loscompetidores de british airways.

eğer, bir seyahat fotoğrafçısı gibi, çekim yaptığımız ortamda sürekli yeterince ışığa ve aydınlatmaya sahip olsaydık canon g10 fotoğraf makinesi bizim için ideal bir model olurdu.
si pudiéramos vivir la vida de un fotógrafo digital que siempre tuviera suficiente luz ambiente al disparar, como un fotógrafo viajero, la canon g10 sería la compañera perfecta.

ekstra hat kapasitesine ek olarak, yenileme çalışması sonucunda x geçidinde yolcu ve yük demiryolu trafiği artacak ve seyahat süreleri, kaza riskleri, işletme maliyetleri ve bakım maliyetleri azalacaktır.
aparte de eso, se pondrán en marcha servicios de asesoramiento para incrementar la productividad y la capacidad exportadora, potenciar las actividades de i+d, la innovación y las infraestructuras de tecnologías de la información y la comunicación.

british airways’in hakim bir konumda olması nedeniylesistem rakip havayolu şirketlerinin pazara girmesinin önünde gerçek bir engeloluşturmuştur. seyahat şirketlerinin en yüksek komisyon ödeyen şirketi tercihetmeleri nedeniyle, tüketicilere rakiplerin hizmetlerinin daha avantajlı olmasıdurumunda dahi british airways biletleri teklif edilmiştir.
puesto que las agencias daban prioridad a la compañía que ofrecía lacomisión más elevada, a los consumidores se les ofrecían casi exclusivamentebilletes de avión de la compañía british airways, aunque los servicios de loscompetidores de ésta les resultasen más favorables.

günümüzde, birkaç haftalık seyahatlere çıkmayı olanaklı hale getirerek uzun kullanım ömrüne sahip bataryalara alışmış durumdayız.
estamos cada vez más acostumbrados a usar baterías de larga vida que hacen posible ir de vacaciones durante unas pocas semanas.