İnsan çevirisi örneklerinden çeviri yapmayı öğrenmeye çalışıyor.
Profesyonel çevirmenler, işletmeler, web sayfaları ve erişimin serbest olduğu çeviri havuzlarından.
i ty mezi neobřezanci potřín budeš, a lehneš s zbitými mečem.
‹‹sen de, ey firavun, düşecek ve kılıçla öldürülenlerle birlikte sünnetsizlerin arasına konacaksın.
Son Güncelleme: 2012-05-05
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
a rci: nad kohož bys utěšenější byl? sstupiž a lež s neobřezanci.
onlara de ki, ‹sen başkalarından daha mı güzelsin? aşağı in ve oradaki sünnetsizlere katıl.›
Son Güncelleme: 2012-05-05
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
budouť k němu mluviti hrdiny s jeho pomocníky z prostřed hrobu, kdež neobřezanci mečem zbití sstoupivše, leží.
güçlü önderler, ölüler diyarından, mısır ve onu destekleyenler için, ‹aşağı indiler, kılıçla öldürülen sünnetsizlerle birlikte burada yatıyorlar› diyecekler.
Son Güncelleme: 2012-05-05
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
nebo pustím strach svůj v zemi živých, a položen bude mezi neobřezanci s zbitými mečem farao i všecko množství jeho, praví panovník hospodin.
‹‹yaşayanlar diyarında korku salmasını sağladığım halde, firavunla halkı, kılıçla öldürülenlerle birlikte sünnetsizlerin yanına konacak.›› böyle diyor egemen rab.
Son Güncelleme: 2012-05-05
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
tam mešech, tubal i všecko množství jeho, a vůkol něho hrobové tohoto. všickni ti neobřezanci zbiti mečem, nebo pouštívali strach svůj v zemi živých.
‹‹meşek ve tuval bütün halkıyla kendi mezarları çevresinde duruyor. hepsi sünnetsiz, kılıçtan geçirilerek öldürülmüş. yaşayanlar diyarında korku salmışlardı.
Son Güncelleme: 2012-05-05
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
tam edom, králové jeho, i všecka knížata jeho, kteříž položeni jsou i s svou mocí s zbitými mečem. i ti s neobřezanci lehnou a s těmi, kteříž sstupují do jámy.
‹‹edom, kralları ve önderleriyle orada. güçlü olmalarına karşın kılıçla öldürülenlerin yanına kondular. Ölüm çukuruna inenlerin, sünnetsizlerin yanında yatıyorlar.
Son Güncelleme: 2012-05-05
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
kterému z stromů eden podoben jsi tak v slávě a velikosti? však svržen budeš s dřívím eden dolů na zem, mezi neobřezanci s zbitými mečem lehneš. toť jest farao i všecko množství jeho, praví panovník hospodin.
‹‹ ‹aden ağaçlarından hangisi görkem ve yücelikte seninle boy ölçüşebilir? ama sen de aden ağaçlarıyla birlikte yerin derinliklerine indirilecek, sünnetsizlere, kılıçla öldürülmüşlere katılacaksın. ‹‹ ‹İşte firavunla halkının sonu böyle olacaktır.› egemen rab böyle diyor.››
Son Güncelleme: 2012-05-05
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
ačťkoli ti ještě nelehli s hrdinami, kteříž padli z neobřezanců, kteříž sstoupili do hrobu s zbrojí svou vojenskou, a podložili meče své pod hlavy své, a však důjdeť nepravost jejich na kosti jejich; nebo strach hrdin byl v zemi živých.
Ölüler diyarına savaş silahlarıyla inen, kılıçları başlarının altına konan, kalkanları kemikleri üzerine yerleştirilen öbür öldürülmüş sünnetsiz yiğitlerle birlikte mezara konmayacak mı onlar? oysa bu yiğitler yaşayanlar diyarında korku salmışlardı.
Son Güncelleme: 2012-05-05
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite: