Şunu aradınız:: and i will not get never to do one the rig... (İngilizce - Türkçe)

Bilgisayar çevirisi

İnsan çevirisi örneklerinden çeviri yapmayı öğrenmeye çalışıyor.

English

Turkish

Bilgi

English

and i will not get never to do one the right way

Turkish

 

Kimden: Makine Çevirisi
Daha iyi bir çeviri öner
Kalite:

İnsan katkıları

Profesyonel çevirmenler, işletmeler, web sayfaları ve erişimin serbest olduğu çeviri havuzlarından.

Çeviri ekle

İngilizce

Türkçe

Bilgi

İngilizce

it won't cost us any more to do it the right way."

Türkçe

bunu uygun bir biçimde yapmak bize maliyeti artırmaz" dedi.

Son Güncelleme: 2015-10-13
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Uyarı: Görünmez HTML biçimlendirmesi içeriyor

İngilizce

wanting to do the right thing in the right way for the right reasons.

Türkçe

doğru olanı, doğru şekilde, doğru sebepler için yapmayı istemek.

Son Güncelleme: 2015-10-13
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

İngilizce

and i will not allow anyone to set conditions before me.

Türkçe

ve kimsenin bana şart koşmasına izin vermeyeceğim.

Son Güncelleme: 2016-01-20
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

İngilizce

and before i even let him explain, i said, "i want to do it the right way, with the rubber bands."

Türkçe

açıklamasına bile fırsat vermeden "doğru şekliyle yapmak istiyorum, lastik bantlarla." dedim.

Son Güncelleme: 2015-10-13
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Uyarı: Görünmez HTML biçimlendirmesi içeriyor

İngilizce

they are deaf; they are dumb; they are blind so they will not return (to the right way).

Türkçe

(onlar) sağırdırlar, dilsizdirler, kördürler. artık (hakka) dönmezler.

Son Güncelleme: 2014-07-03
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

İngilizce

and i will not drive those away who believe.

Türkçe

ama ben iman edenleri paylayıp kovamam.

Son Güncelleme: 2014-07-03
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

İngilizce

surely allah will not enable those who do not believe in the signs of allah to be directed to the right way, and a painful chastisement awaits them.

Türkçe

allah'ın ayetlerine inanmayanlar yok mu, kuşkusuz allah onları doğru yola iletmez ve onlar için elem verici bir azap vardır.

Son Güncelleme: 2014-07-03
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

İngilizce

firon said: i do not show you aught but that which i see (myself), and i do not make you follow any but the right way.

Türkçe

ama allah'ın azabı bize gelip çatarsa, kim bize yardım eder? firavun: ben size kendi görüşümü söylüyorum ve yine size ancak doğru yolu gösteriyorum dedi.

Son Güncelleme: 2014-07-03
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

İngilizce

and so your body basically has lots and lots of mechanisms for fixing cancer, and we just have to prop those up in the right way and get them to do the job.

Türkçe

yani aslında vücudunuzun kanseri tamir etmek için halihazırda pekçok mekanızması mevcut bize düşen sadece onları işlerini yapabilmeleri için doğu şekilde desteklemek.

Son Güncelleme: 2015-10-13
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

İngilizce

so they will call upon them, but they will not answer them, and they shall see the punishment; would that they had followed the right way!

Türkçe

bunun üzerine onları çağırırlar, ancak kendilerine karşılık vermezler. azabı görürler ve doğru yolda bulunmadıklarına yanarlar.

Son Güncelleme: 2014-07-03
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

İngilizce

moreover as for me, god forbid that i should sin against the lord in ceasing to pray for you: but i will teach you the good and the right way:

Türkçe

bana gelince, sizin için rabbe yalvarmaktan vazgeçip ona karşı günah işlemek benden uzak olsun! ancak size iyi ve doğru yolu öğreteceğim.

Son Güncelleme: 2012-05-06
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

İngilizce

if you follow the right path those who have gone astray will not be able to do you harm.

Türkçe

doğru yolda iseniz sapıtan kimse size zarar veremez.

Son Güncelleme: 2014-07-03
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

İngilizce

and it will be said: call your associate-gods. so they will call upon them, but they will not answer them, and they shall see the punishment; would that they had followed the right way!

Türkçe

"(allah'a koştuğunuz) ortaklarınızı çağırın!" denir, onlar da çağırırlar; fakat kendilerine cevap vermezler ve (karşılarında) azabı görürler. ne olurdu (dünyada iken) doğru yola girselerdi!

Son Güncelleme: 2014-07-03
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Uyarı: Görünmez HTML biçimlendirmesi içeriyor

İngilizce

and i bowed down my head, and worshipped the lord, and blessed the lord god of my master abraham, which had led me in the right way to take my master's brother's daughter unto his son.

Türkçe

eğilip rabbe tapındım. efendimin oğluna kardeşinin torununu almak için bana doğru yolu gösteren efendim İbrahimin tanrısı rabbe övgüler sundum.

Son Güncelleme: 2012-05-06
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

İngilizce

“we have indeed heard a wonderful qur'an which guides to the right way; so we have come to believe in it, and we will not associate aught with our lord in his divinity”;

Türkçe

"o doğruya iletiyor ve biz ona inandık; bundan böyle rabbimize hiç kimseyi ortak koşmayacağız."

Son Güncelleme: 2014-07-03
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Uyarı: Görünmez HTML biçimlendirmesi içeriyor

İngilizce

verily, those who believe, then disbelieve, then believe (again), and (again) disbelieve, and go on increasing in disbelief; allah will not forgive them, nor guide them on the (right) way.

Türkçe

doğrusu inanıp sonra inkar edenleri, sonra inanıp tekrar inkar edenleri, sonra da inkarları artmış olanları allah bağışlamaz; onları doğru yola eriştirmez.

Son Güncelleme: 2014-07-03
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Daha iyi çeviri için
7,775,808,872 insan katkısından yararlanın

Kullanıcılar yardım istiyor:



Deneyiminizi iyileştirmek için çerezleri kullanıyoruz. Bu siteyi ziyaret etmeye devam ederek çerezleri kullanmamızı kabul etmiş oluyorsunuz. Daha fazla bilgi edinin. Tamam