Şunu aradınız:: beneficial (İngilizce - Türkçe)

beneficial organisms
yararlı organizma

neither cool nor beneficial.
ki ne serindir, ne faydalı.

sunshine is beneficial to plants.
güneş ışığı bitkiler için faydalıdır.

pneumococcal vaccination may also be beneficial.
pneumococcal vaccination may also be beneficial.

therefore advise, if advising is beneficial.
artık öğüt ver, fayda verirse eğer.

so admonish, for admonition is indeed beneficial:
artık öğüt ver, fayda verirse eğer.

properly used, certain poisons will prove beneficial.
uygun şekilde kullanılırsa, belirli zehirler yararlı olacaktır.

we're used to support groups being beneficial.
dayanışma gruplarının faydalı olmalarına alıştık.

and what i learned in school though was really beneficial.
okulda öğrendiklerim de oldukça faydalı oldu.

one is beneficial to increasing security, the other is detrimental.
birincisi güvenliği arttırmaya yöneliktir, ikincisi ise azaltmaya yönelik.

outreach treatment programmes can also be beneficial for certain groups.
zaman içerisindeki eğilimleri analiz etmeye olanak verecek veri bulunan

it would be beneficial to perform this again at defined intervals.
tanımlanmış periyotlarda bu testin tekrarlanması faydalı olur.

"the relationship is mutually beneficial", said capt scott mcclellan.
yüzbaşı scott mcclellan, "bu karışılıklı yarar sağlayan bir ilişki." dedi.

"it is a project that will make the ksf more beneficial for the country.
konuyla ilgili mutabakat anlaşmasını İçişleri bakanlığıyla birlikte öneren kosova güvenlik güçlerinden sorumlu bakan agim ceku, "bu, ksf'yi ülkeye daha yararlı hale getirecek bir proje.

dietary change, such as a low sodium diet and a vegetarian diet are beneficial.
düşük sodyum diyeti gibi bir beslenme değişikliği faydalıdır.

but a declining population is going to have at least two very beneficial economic effects.
ama, azalan nüfusun getireceği en az iki tane faydalı ekonomik etki var.

kofi annan said, "this will be beneficial to my troops on the ground."
kofi annan şöyle demişti: "cephedeki askerlerime yararlı olacak."

you do not know which of them, your parents or your children, are more beneficial to you.
analarınız, babalarınız ve çocuklarınızdan hangisinin size daha yararlı olduğunu bilemezsiniz.

although they can be beneficial in cases of heavy metal poisoning, chelating agents can also be dangerous.
ağır metal zehirlenmesinde yararlı olsalar da, normal şartlarda şelat ajanları tehlikeli olabilir.

for it to prove beneficial, the proper conditions must be fulfilled, or the central bank risks losing credibility.
eh'nin faydalı olabilmesi için uygun koşullar sağlanmalıdır; aksi halde merkez bankası güvenilirliğini riske atmış olacaktır.