Profesyonel çevirmenler, işletmeler, web sayfaları ve erişimin serbest olduğu çeviri havuzlarından.
salt production in salt lake is carried out by evaporation method and this method is based on crystallization of salt as a result of evaporation of lake water under the sun.
tuz gölünde tuz üretimi buharlaştırma yöntemi ile yapılmakta olup, bu yöntem göl suyunun güneş altında buharlaştırılması sonucu tuzun kristalleştirilmesi esasına dayanmaktadır.
this structure is thought to have developed through the fractional crystallization of a global magma ocean shortly after the moon's formation 4.5 billion years ago.
bu yapının yaklaşık 4,5 milyar yıl önce, ay'ın oluşumundan hemen sonra magma okyanusunun kademeli olarak kristalleşmesiyle meydana geldiğine inanılmaktadır.
and i said, well, in the same way that they exude a protein and it starts the crystallization -- and then they all sort of leaned in -- they let go of a protein that stops the crystallization.
ve ben de dedim ki: "nasıl dışarı bir salgılıyorlar ve kristalizasyon başlıyorsa - bunun üzerine mühendisler dikkat kesildi - kristalizasyonu durduran bir protein de salgılıyorlar.
heat sources include gravitational energy released by the compression of the core, gravitational energy released by the rejection of light elements (probably sulfur, oxygen, or silicon) at the inner core boundary as it grows, latent heat of crystallization at the inner core boundary, and radioactivity of potassium, uranium and thorium.
isı kaynakları arasında, çekirdeğin sıkışması sonucu açığa çıkan yerçekimsel enerji; büyüdükçe iç çekirdek sınırında (muhtemelen sülfür, oksijen, ya da silikon gibi) hafif elementlerin reddedilmesiyle açığa çıkan yerçekimsel enerji; iç çekirdek sınırındaki kristalleşmenin gizil ısısı; ve potasyum, uranyum ve toryum’un radyoaktivitesi sayılabilir.