Şunu aradınız:: he studies economy (İngilizce - Türkçe)

he studies chinese.
o Çince eğitimi görüyor.

he studies american history.
o, amerikan tarihi bölümünü okuyor.

he studies history at college.
o, üniversitede tarih eğitimi yapıyor.

he studies much harder than before.
eskisinden çok daha fazla çalışıyor.

he studies hardest of all the students.
tüm öğrencilerin içinde en çok çalışır.

he studies english, but he also studies german.
o, İngilizce çalışıyor, ama aynı zamanda almanca çalışıyor.

he is sure to pass the exam if he studies at this rate.
o, bu şartlarda çalışırsa, sınavı geçeceğinden emin.

after supper, he studies his lessons for three hours.
yemekten sonra, üç saat boyunca, o derslerini çalışır.

he studies the brain using mri, and he claims that this is the most beautiful brain that he has ever scanned.
beyin üzerinde mri kullanarak çalışmalar yapıyor ve iddia ediyor ki bu şimdiye kadar tarattığı en güzel beyin.

did he study english yesterday?
o, dün İngilizce çalıştı mı?

does he study english every day?
o, her gün İngilizce çalışır mı?