İnsan çevirisi örneklerinden çeviri yapmayı öğrenmeye çalışıyor.
Profesyonel çevirmenler, işletmeler, web sayfaları ve erişimin serbest olduğu çeviri havuzlarından.
her fever subsided.
ateşi yatıştı.
Son Güncelleme: 2014-02-01
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
tom's anger subsided.
tom'un öfkesi yatıştı.
Son Güncelleme: 2014-02-01
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
and the water subsided, and the decree was accomplished.
su azaldı, iş bitirildi. (gemi) cudi'ye oturdu.
Son Güncelleme: 2014-07-03
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
when his anger subsided moses picked up the tablets.
musa kabaran öfkesi (gazabı) yatışınca levhaları aldı.
Son Güncelleme: 2014-07-03
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
when the waters subsided, it was as if it had never existed.
sular dindiğinde gecekondular daha önceden hiç inşa edilmemiş gibiydi.
Son Güncelleme: 2015-10-13
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
heaven, cease' the water subsided and the matter was accomplished.
su azaldı, iş bitirildi. (gemi) cudi'ye oturdu.
Son Güncelleme: 2014-07-03
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
until, when fear has subsided from their hearts, they will say, “what did your lord say?”
en sonunda kalplerinden korku giderilince (birbirlerine:) "rabbiniz ne buyurdu?" derler, "hak olanı" derler.
Son Güncelleme: 2014-07-03
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
Uyarı: Görünmez HTML biçimlendirmesi içeriyor
when his anger subsided moses picked up the tablets. inscribed on them was guidance and grace for those who fear their lord.
musa, öfkesi yatışınca, bir nüshasında rablerinden korkanlar için doğru yol ve rahmet yazılı olan levhaları aldı.
Son Güncelleme: 2014-07-03
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
those concerns have now subsided, with ec representatives insisting that they had no such aim in mind and stressing the benefits of trade liberalisation.
ak temsilcilerinin böyle bir amaçları olmadığını belirtmeleri ve ticaretin serbestleşmesinin yararlarını vurgulamaları sonrasında bu endişeler hafiflemiş durumda.
Son Güncelleme: 2016-01-20
Kullanım Sıklığı: 2
Kalite:
when abraham's fear subsided, and the good news had reached him, he started pleading with us concerning the people of lot.
vaktaki İbrâhim'in kalbinden korku geçip gitti ve ona müjde geldi, hemen tuttu lût’un halkı hakkında bizimle mücadeleye başladı.Çünkü İbrâhim çok yumuşak huylu, yufka yürekli ve kendisini allah’a teslim eden bir kuldu. [9,114] {km, tekvin 23,32}
Son Güncelleme: 2014-07-03
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
and the water subsided, and the matter was accomplished, and the ship came to rest on the [mountain of] judiyy.
su azaldı, iş bitirildi. (gemi) cudi'ye oturdu.
Son Güncelleme: 2014-07-03
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
and when the anger subsided in moses, he took up the tablets; and in their inscription was guidance and mercy for those who are fearful of their lord.
musa kabaran öfkesi (gazabı) yatışınca levhaları aldı. (onlardan bir) nüshasında "rablerinden korkanlar için bir hidayet ve bir rahmet vardır" (yazılıydı).
Son Güncelleme: 2014-07-03
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
Uyarı: Görünmez HTML biçimlendirmesi içeriyor
and it was said: 'earth, swallow up your waters. heaven, cease' the water subsided and the matter was accomplished.
kâfirler boğulduktan sonra yerle göğe: “ey yer suyunu yut ve sen ey gök suyunu tut!” diye emir buyuruldu.
Son Güncelleme: 2014-07-03
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
abate!' so the water subsided, the command was fulfilled, and the ark settled on mount judi, and it was said: 'away with the wrong-doing folk!'
(gemi) cudi'ye oturdu. "haksızlık yapan kavim yok olsun!" denildi.
Son Güncelleme: 2014-07-03
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
Uyarı: Görünmez HTML biçimlendirmesi içeriyor