您搜索了: çıkarmadığından (土耳其语 - 斯洛伐克语)

adamın sorun çıkarmadığından emin ol.
uistite sa, že nenarobí žiadne problémy.

ayak tırnaklarımda da harika iş çıkarmadığından değil tabii.
a to nehovorím o luxusnej starostlivosti o nohy akej sa mi dostáva.

kimse bu duruma tepki göstermek için sesini çıkarmadığından bütün yetimhaneleri kapatıp oradaki tüm çocukları ben de dahil olmak üzere akıl hastanesine gönderdiler.
a keďže proti tomu nikto neprotestoval, prečo aj, zatvorili všetky sirotince a deti, vrátane mňa, poslali do ústavov.

"aç bakayım" dediğimde pantolonlarını çıkarmadıklarına dikkat etmeniz gerekir.
keď povedia, "dokorán," možno by ste sa mali uistiť, že majú na sebe nohavice.