您搜索了: çalışmaktadırlar (土耳其语 - 英语)

bir ambalaj şirketi için çalışmaktadırlar.
they work for a packaging company.

bilim adamları bu genetik savunma mekanizması hakkında çalışmaktadırlar.
scientists are studying the genetic mechanism for this response.

onların bundan başka da işleri vardır ki, hep o işler için çalışmaktadırlar.
moreover, there are other deeds besides this which they do.

tüm çalışanlar, şirketin kurumsal imajını korumak ve geliştirmek için sorumluluklarını yerine getirmeye çalışmaktadırlar.
all employees are trying to fulfil their responsibilities in order to protect and develop the corporate image of the company.

bir hayalet, bir vampir ve bir kurt adam olmalarına rağmen, normal bir hayat sürmeye çalışmaktadırlar.
the trio try to live a normal life despite being a ghost, a vampire, and a werewolf.

# her piyano ayarlayıcısı, günde sekiz saat, haftada beş gün ve yılda 50 hafta çalışmaktadırlar.
# each piano tuner works eight hours in a day, five days in a week, and 50 weeks in a year.

bu çalışma sırasında, karakterler, aya bir pire koyarak kendi bilimsel çalışmalarını, katkılarını yapmaya çalışmaktadırlar.
" during this run, the characters try to make their own contributions to scientific endeavours, such as putting a flea on the moon.

sadece kişisel ve/veya parti çıkarları için çalışmakta ve ucuz siyasi puanlar elde etmek için eleştiriyi kullanmaya çalışmaktadırlar.
they work exclusively for their personal and/or party interests and try to use criticism to gain cheap political points.

fakat onların kalpleri bundan gaflet içindedir. onların bundan başka da işleri vardır ki, hep o işler için çalışmaktadırlar.
aye! their hearts are in bewilderment in respect thereof, and they have works beside that, of which they are workers.

hollanda, danimarka ve almanya hükümetleri wadden denizi'nin korunması amacıyla 1978'den bu yana birlikte çalışmaktadırlar.
the governments of the netherlands, denmark and germany have been working together since 1978 on the protection and conservation of the wadden sea.

Üstelik onların, bunun dışında yapmakta oldukları (birtakım şeyler) vardır; onlar bunun için çalışmaktadırlar.
moreover, there are other deeds besides this which they do.

bunlar, üye ülkelerden gelen bilgileri derlemek, analiz etmek, yorumlamak ve bunları ab sistemi ve onun dışındaki paydaşlara ve vatandaşlara yaymak üzere birlikte çalışmaktadırlar.
the material covers the state of the environment, current trends and pressures, economic and social driving forces, policy effectiveness, and identification of future trends, outlooks and problems, using scenarios and other techniques.

==sinema filmleri=====genel bakış===İlk amerikan pastası'nda, jim levenstein ve arkadaşları kevin myers, paul finch ve chris ostreicher lise mezuniyetinden önce bakirliklerini kaybetmeye çalışmaktadırlar.
==theatrical films=====overview===in the original "american pie" (1999), jim levenstein and his friends kevin myers, paul finch, and chris ostreicher attempt to lose their virginity before their high school graduation.