您搜索了: ben iken bir bayan konuşuyor (土耳其语 - 英语)

o iyi genç bir bayan.
she's a fine young lady.

o, çok klas bir bayan.
she is a very refined lady.

güzel genç bir bayan oldu.
she has grown into a beautiful young lady.

genç bir bayan dedesini getirdi.
one young woman brought her grandfather.

büyük anneniz çekici bir bayan.
your grandmother is a charming lady.

o, büyüdüğünde güzel bir bayan oldu.
she grew up to be a beautiful lady.

yaşlı bir bayan bana şarkı söyledi.
an old lady sang to me.

arabada bir bayan ve iki köpek görebiliyorum.
i can see a lady and two dogs in the car.

bilet göstermeden kapıdan geçen bir bayan gördüm.
i saw a lady go through the gate without showing the ticket.

1990'dan beri, on bir bayan öğrenci ödülü aldı.
since 1990, eleven female students received the award.

bir bayan arkadaşım var ve berbat bir aşkı ancak atlatabiliyor,
i've got a girlfriend who's just getting over a terrible love affair.

ben öğrenci iken bir kampüs genişliğindeydi. Şimdi ceplerimize sığıyor.
when i was a student it was across campus, now it's in our pockets.

bu genç bir bayan, futbol oyunu izlemiyor, basketbol oyunu da izlemiyor.
this is a young lady, not watching a football game, not watching a basketball game.

sahnede, axel hirsoux bir bayan dansçı eşlik etmiştir: isabelle beernaert.
on stage, axel hirsoux was joined by one female dancer: isabelle beernaert.

1625'de zengin bir bayan olan beatriz de morales ile ikinci evliliğini yaptı.
in 1625, he married again to wealthy widow beatriz de morales.

"michael" bir erkek adıdır ama "michelle" bir bayan adıdır.
"michael" is a man's name but "michelle" is a lady's name.

seksi bir bayansın
you're a sexy lady

diğerlerinki bir kılıç iken, bir gladyatörün seçtiği silah topuzdur.
one gladiator's weapon of choice is the mace, while the other's is a sword.

lahey'deki bm savcılarına sözcülük yapan bir bayan, uluslararası mahkemenin bazı kanıtlar sağladığını doğruladı.
a spokeswoman for un prosecutors at the hague confirmed that the international tribunal had provided some evidence.

asla bir bayanı bekletme.
never keep a lady waiting.