您搜索了: falanla da konuştururum (土耳其语 - 英语)

kliması falan da yok.
it doesn't have air conditioning.

Üyelik falan da istemiyordu.
you didn't have to be a member then.

tabi, yabancı müzik diyor sıla çalıyor adam mesela, arabada falan da yabancı müzikten bahsettiği o.
of course, they say foreign music, the singer, sıla; that is what he mentions about the music played in the car.

babamla okula gittik. Önemli kimseler olmadığımız için, babamın tanınmış bir akrabası falan da bulunmaması yüzünden bize pislik muamelesi yaptılar.
so we went to the school, and because we were nobodies, and because we didn't have privilege, and because my father didn't have the right last name, he was treated like dirt.

ama dediğimiz gibi, yani bir yardım, bir destek falan da istemedik bu güne kadar; çünkü pek alışkın değiliz bize yardım edilmesine herhalde, istesek verirler mi acaba diye bir yaklaşımımız olmadı doğrusu.
but, like we said before, we have not asked for any help or support until today. since i think we are not accustomed to be helped. honestly, we have not adopted an approach as to whether they would provide support if we ask for it.