来自专业的译者、企业、网页和免费的翻译库。
bu örneğe dayalı olarak, kendimizi şuna inandırdık ki beyin kesin tahminler yapıyor ve bunları hislerden siliyor
and based on this illustration, we really convinced ourselves in the field that the brain's making precise predictions and subtracting them off from the sensations.
yazılımının mac'imi bozduğu yetmedi ve sürekli bekliyor ve bombalıyor - belleğimi siliyor! ve şimdi mac sessizliğin seslerini çıkarıyor.
it's not enough your software crashed my mac and it constantly hangs and bombs -- it erased my roms! now the mac makes the sounds of silence.
"bir tanesi kaşınıyor, diğeri burnunu siliyor, bir diğeri sporcu arkadaşının kulağına bir şeyler fısıldıyor, bir dördüncüsü de ellerini cebine sokmuş duruyordu.
"one was scratching himself, the other was rubbing his nose, another was whispering something into the ear of his co-athlete, a fourth pushed his hands into his pockets … not one of our olympic competitors was singing the national anthem; no one held a right hand over his heart," he writes.
japonya, paris kulübü'nün 2001 yılında kararlaştırdığı koşullar altında sırbistan-karadağ'ın toplam 104,33 milyon dolarlık borcunu siliyor.
japan is writing off a total of $104.33m in serbia-montenegrin debt under conditions agreed to by the paris club in 2001.
aksi halde seni siliyorum
i want to know you
最后更新： 2021-10-07
使用频率： 1
质量：
参考：