来自专业的译者、企业、网页和免费的翻译库。
j'ai eu de la chance.
ben şanslıydım.
最后更新: 2014-02-01
使用频率: 1
质量:
je l'ai eu gratuit.
onu ücretsiz aldım.
最后更新: 2014-02-01
使用频率: 1
质量:
il leur dit: Écoutez donc ce songe que j`ai eu!
yusuf, ‹‹lütfen gördüğüm düşü dinleyin!›› dedi,
最后更新: 2012-05-05
使用频率: 1
质量:
j`ai eu peur, et je suis allé cacher ton talent dans la terre; voici, prends ce qui est à toi.
bu nedenle korktum, gidip senin verdiğin talantı toprağa gömdüm. İşte, al paranı!›
最后更新: 2012-05-05
使用频率: 1
质量:
il répondit: j`ai entendu ta voix dans le jardin, et j`ai eu peur, parce que je suis nu, et je me suis caché.
adem, ‹‹bahçede sesini duyunca korktum. Çünkü çıplaktım, bu yüzden gizlendim›› dedi.
最后更新: 2012-05-05
使用频率: 1
质量:
le roi leur dit: j`ai eu un songe; mon esprit est agité, et je voudrais connaître ce songe.
kral, ‹‹beni üzüntüyle sarsan bir düş gördüm. ne anlama geldiğini öğrenmek istiyorum›› dedi.
最后更新: 2012-05-05
使用频率: 1
质量:
c`est par révélation que j`ai eu connaissance du mystère sur lequel je viens d`écrire en peu de mots.
yukarıda kısaca değindiğim gibi tanrı, sır olan tasarısını bana vahiy yoluyla bildirdi.
最后更新: 2012-05-05
使用频率: 1
质量:
je me suis donc enfui de vous quand j'ai eu peur de vous: puis, mon seigneur m'a donné la sagesse et m'a désigné parmi ses messagers.
"sizden korkunca aranızdan kaçtım. daha sonra rabbim bana hükmetme gücü bağışladı ve beni peygamberlerden biri yaptı."
最后更新: 2014-07-03
使用频率: 1
质量:
警告:包含不可见的HTML格式
je n'ai eu le temps ni d'aller faire les courses ni de dire au revoir à ma mère.
ne alışveriş yapacak ne de anneme hoşça kal diyecek vaktim vardı.
最后更新: 2014-02-01
使用频率: 1
质量:
et j`ai eu de la haine pour Ésaü, j`ai fait de ses montagnes une solitude, j`ai livré son héritage aux chacals du désert.
esavdan ise nefret ettim. dağlarını viraneye çevirdim, yurdunu kırın çakallarına verdim.›› yerine yakupu yeğledim›› anlamına gelir.
最后更新: 2012-05-05
使用频率: 1
质量:
car j`ai eu faim, et vous ne m`avez pas donné à manger; j`ai eu soif, et vous ne m`avez pas donné à boire;
Çünkü acıkmıştım, bana yiyecek vermediniz; susamıştım, bana içecek vermediniz; yabancıydım, beni içeri almadınız; çıplaktım, beni giydirmediniz; hastaydım, zindandaydım, benimle ilgilenmediniz.›
最后更新: 2012-05-05
使用频率: 1
质量:
et comment aurais-je peur des associés que vous lui donnez, alors que vous n'avez pas eu peur d'associer à allah des choses pour lesquelles il ne vous a fait descendre aucune preuve?
"allah'a koştuğunuz ortaklardan nasıl korkarım? oysa siz, allah'ın hakkında size bir delil indirmediği bir şeyi o'na ortak koşmaktan korkmuyorsunuz.
最后更新: 2014-07-03
使用频率: 1
质量:
警告:包含不可见的HTML格式