您搜索了: cautioned (英语 - 土耳其语)

but the process will be slow, he cautioned.
ancak blanchard, sürecin yavaş olacağı konusunda da uyardı.

but blajan cautioned of a bumpy road ahead.
ancak blajan, onları engebeli bir yolun beklediği konusunda uyardı.

he cautioned that catholics may disappear altogether from rs.
puljiç, katoliklerin sc'den hepten gidebilecekleri konusunda uyardı.

he cautioned me against being careless of my health.
o beni benim sağlığıma karşı dikkatsiz olmama karşı uyarıda bulundu.

"we have a difficult job ahead of us," he cautioned.
liniç düşüncelerini, "Çetin bir iş bizi bekliyor.

beyrle cautioned that not all contracts and jobs would go to bulgarians.
beyrle, bütün ihale ve işlerin bulgarlar'a verilmeyeceği konusunda da uyardı.

but it also cautioned that the country might need to take additional measures.
ancak komisyon, ülkenin ilave önlemler alması gerekebileceği konusunda da uyardı.

"one should be optimistic, but not euphoric," tadic cautioned.
tadiç, "İyimser olmalı, fakat coşkuya kapılmamalı." şeklinde uyarıda bulundu.

they cautioned the organisers to stay on track, in the face of tight deadlines.
müfettişler ayrıca organizatörleri hız kesmemeleri konusunda uyardı.

however, this depends on how the un tribunal assesses the document, he cautioned.
ancak diplomat, bunun bm mahkemesinin belgeyi nasıl değerlendirdiğine bağlı olduğu konusunda da uyardı.

the country's health minister, however, cautioned against sensationalising the case.
ancak ülkenin sağlık bakanı olayın sansasyonel hale getirilmesine karşı uyardı.

however, he also cautioned that war crimes indictee ratko mladic must be brought to justice.
ancak solana, savaş suçları zanlısı ratko mladiç'in adalete teslim edilmesi gerektiği konusunda da uyardı.

macedonian diplomacy expert lazar lazarov cautioned there is more to this kind of agreements than meets the eye.
makedon diplomasi uzmanı lazar lazarov, bu tür antlaşmaların göze çarpanlardan daha fazla olduğu konusunda uyardı.

european parliament member hannes swoboda cautioned see representatives that the outcome of membership is not a foregone conclusion.
avrupa parlamentosu üyesi hannes swoboda gda temsilcilerini üyelik sonucunun önceden verilmiş bir karar olmadığı konusunda uyardı.

the european commission has cautioned montenegro against making any unilateral moves as it prepares for an independence referendum next spring.
avrupa komisyonu, karadağ'ı önümüzdeki bahar aylarında yapılması beklenen bağımsızlık referandumuna hazırlanırken tek taraflı hareket etmemesi konusunda uyardı.

"however, you would prefer to restructure within the eurozone and not outside," she cautioned.
greene, "yine de, avro bölgesinin dışında değil içinde yeniden yapılandırmayı tercih edersiniz." dedi.

analysts have cautioned about possible frustration among eu hopefuls in the balkans, should newcomer iceland make quick progress towards bloc membership.
analistler, yeni gelen İzlanda'nın bloğa üyelik yolunda hızlı ilerleme kaydetmesinin balkanlar'daki bazı ab umutluları arasında olası bir bıkkınlığa yol açabileceği konusunda uyardılar.

british diplomats in kosovo cautioned that the lack of transparency in such deals would affect the province's prospects of attracting foreign investments.
kosova'daki İngiliz diplomatlar, bu gibi anlaşmalardaki şeffaflık olmamasının eyaletin dış yatırımcı çekme umutlarını etkileyeceğini söyledi.

the united states pledged support, but cautioned that aid hinges on further reforms and co-operation with the un war crimes tribunal.
abd destek sözü vermesine karşın, yardımın reformların ilerletilmesi ve bm savaş suçları mahkemesiyle işbirliği yapılmasına bağlı olduğu konusunda uyarıda bulundu.

he cautioned, however, against applying obama's words to domestic political controversies, such as the headscarf ban at turkish universities.
ancak kongar, obama'nın sözlerini türk üniversitelerindeki türban yasağı gibi iç siyasi tartışmalara uygulama konusunda da uyarıda bulundu.