您搜索了: had lunch baby? (英语 - 土耳其语)

计算机翻译

尝试学会如何从人工翻译例句找到译文。

English

Turkish

信息

English

had lunch baby?

Turkish

 

从: 机器翻译
建议更好的译文
质量:

人工翻译

来自专业的译者、企业、网页和免费的翻译库。

添加一条翻译

英语

土耳其语

信息

英语

we had lunch.

土耳其语

Öğle yemeği yedik.

最后更新: 2014-02-01
使用频率: 1
质量:

英语

tom had lunch with mary.

土耳其语

tom, mary ile öğle yemeği yedi.

最后更新: 2014-02-01
使用频率: 1
质量:

英语

he has already had lunch.

土耳其语

o zaten öğle yemeği yedi.

最后更新: 2014-02-01
使用频率: 1
质量:

英语

i haven't had lunch.

土耳其语

Öğle yemeği yemedim.

最后更新: 2014-02-01
使用频率: 1
质量:

英语

he left after he had lunch.

土耳其语

Öğle yemeği yedikten sonra gitti.

最后更新: 2014-02-01
使用频率: 1
质量:

英语

i entered a restaurant and had lunch.

土耳其语

bir lokantaya girdim ve öğle yemeği yedim.

最后更新: 2014-02-01
使用频率: 1
质量:

英语

after she had lunch, she got ready to go out.

土耳其语

Öğle yemeğini yedikten sonra, dışarı çıkmak için hazırlandı.

最后更新: 2014-02-01
使用频率: 1
质量:

英语

i'm hungry because i haven't had lunch.

土耳其语

açım çünkü öğle yemeğimi yemedim.

最后更新: 2014-02-01
使用频率: 1
质量:

英语

these are your children and grandchildren that are totally melting down when you pick them up, because they haven't had lunch.

土耳其语

bunlar onları okuldan aldığınızda öğle yemeği yememiş oldukları için sizin eriyen çocuklarınız ve torunlarınız.

最后更新: 2015-10-13
使用频率: 1
质量:

英语

on monday, the first day of his three-day visit, sanader had lunch with us secretary of state condoleezza rice at the state department.

土耳其语

sanader, üç günlük ziyaretinin birinci günü olan pazartesi günü abd dışişleri bakanı condoleezza rice ile dışişleri bakanlığında öğle yemeği yedi.

最后更新: 2016-01-20
使用频率: 2
质量:

英语

and i had lunch with her yesterday because she's a college student studying dance at long beach here, and she's doing absolutely fantastic.

土耳其语

dün onunla öğlen yemeği yedim, çünkü burada long beach üniversitesinde dans eğitimi alıyor. ve gerçekten çok başarılı.

最后更新: 2015-10-13
使用频率: 1
质量:

英语

during his visit, bush also had lunch with the prime ministers of albania, macedonia and croatia, the three members of the adriatic charter, and later walked with them through central tirana.

土耳其语

ziyaretinde başkan, adriyatik tüzüğü'nün üç üyesi olan arnavutluk, makedonya ve hırvatistan'ın başbakanları ile öğle yemeği yedikten sonra onlarla tiran şehir merkezinde yürüyüş de yaptı.

最后更新: 2016-01-20
使用频率: 2
质量:

英语

anyway, gillian and i had lunch one day and i said, "gillian, how'd you get to be a dancer?" and she said it was interesting; when she was at school, she was really hopeless. and the school, in the '30s, wrote to her parents and said, "we think gillian has a learning disorder." she couldn't concentrate; she was fidgeting. i think now they'd say she had adhd. wouldn't you? but this was the 1930s, and adhd hadn't been invented at this point.

土耳其语

neyse, gillian ve ben bir gün öğle yemeği yedik ve dedim ki, "gillian, nasıl dansçı oldun?" ve o ilginç bir hikayesi olduğunu söyledi, okuldayken, gerçekten ümitsizmiş. ve okul, 30'lu yıllarda, ebeveynlerine yazı göndermiş, yazıda diyormuş ki "biz gillian'da öğrenme bozukluğu olduğunu düşünüyoruz. konsantre olamıyormuş, durduğu yerde duramıyormuş. bence şimdi olsaydı hiperaktif olduğunu söylerlerdi? Öyle değil mi? ama bu 1930'lu yıllarda oluyor, ve daha o zaman hiperaktivite bulunmamıştı.

最后更新: 2015-10-13
使用频率: 1
质量:

警告:包含不可见的HTML格式

获取更好的翻译,从
7,781,958,820 条人工翻译中汲取

用户现在正在寻求帮助:



Cookie 讓我們提供服務。利用此服務即表示你同意我們使用Cookie。 更多資訊。 確認