您搜索了: riqueza (西班牙语 - 土耳其语)

riqueza
servet

disimule su riqueza
servetinizi gizleyin

en su riqueza está hambriento, y a su lado está lista la desgracia
tökezleyince, felaket yanında bitiverecek.

me he gozado en el camino de tus testimonios más que sobre toda riqueza
sanki benim oluyor bütün hazineler.

la belleza natural de croacia es una fuente potencial de riqueza económica.
katılım öncesi finansman yoluyla hız kazanmak

el negligente no alcanza presa, pero el hombre diligente obtendrá preciosa riqueza
oysa çalışkan değerli bir servet kazanır.

el rey salomón superaba a todos los reyes de la tierra en riqueza y en sabiduría
kral süleyman dünyanın bütün krallarından daha zengin, daha bilgeydi.

mientras les mostraba por muchos días la gloriosa riqueza de su reino y el costoso esplendor de su grandeza
ahaşveroş tam yüz seksen gün süren şenliklerle krallığının sonsuz zenginliğini, büyüklüğünün görkemini ve yüceliğini gösterdi.

la distribución de la riqueza per cápita difiere significativamente entre el este y el oeste de la unión europea.
avrupa birliğinin doğusu ile batısı arasında kişi başına servette dikkate değer bir farklılık vardır.

representa la riqueza natural del planeta y, como tal, proporciona la base para nuestras vidas y la prosperidad.
gezegenin doğal zenginliğini temsil etmekte ve bu şekliyle yaşamlarımızın ve refahımızın temelini teşkil etmektedir.

la unión respetará la riqueza de su diversidad cultural y lingüística y velará por la preservación y el desarrollo del patrimonio cultural europeo.
birlik, sahip olduğu zengin kültür ve dil çeşitliliğine saygıgösterir ve avrupa’nın kültürelmirasının korunmasınıve geliştirilmesini garanti altına alır.

Él volverá a su tierra con gran riqueza, y su corazón estará contra el pacto santo. hará su voluntad y se volverá a su tierra
kuzey kralı büyük bir servetle ülkesine dönecek, ama amacı kutsal antlaşmaya karşı gelmek olacak. dilediğini yaptıktan sonra ülkesine dönecek.

no temáis, animales del campo, porque los pastizales reverdecerán; porque los árboles llevarán su fruto; la higuera y la vid darán su riqueza
İncir ağaçları, asmalar ürünlerini veriyor.

que es Él quien da riquezas y posesiones,
doğrusu zengin eden de varlıklı kılan da o'dur.