Sie suchten nach: bedrevet (Dänisch - Türkisch)

hvad har du bedrevet?
sen ne yaptın?

- blev der bedrevet hor?
zina var mıydı?

jeg har bedrevet utugt.
zina yaptım.

- der blev ikke bedrevet hor!
hiçbir zina yoktu!

hvad fanden har i bedrevet?
güya siz de aynı işi yapıyorsunuz!

nå, hvad har i så bedrevet?
İyi avlanabildiniz mi?

hvad har du bedrevet for nylig?
son zamanlarda çok mu yoğundun?

- du har vel bedrevet hor for dem.
eğer çirkin birşeyler yaptıysan ben bu parayı istemiyorum.

hvad tror du, jeg har bedrevet, ray?
ne yaptığımı sanıyorsun, ray?

han har intet bedrevet siden da.
sosyal güvenlik numarasıyla onu ulusal suç merkezi'nde araştırdık.

spørgsmålet er, om der blev bedrevet hor.
soru şuydu, zina var mıydı?

men den har bedrevet utugt med min kone.
tek bildiğim karımla yakın bir ilişkisi olduğu.

har du så bedrevet noget, der var nævneværdigt?
peki, hiç kayda değer bir şey de mi yapmadın?

jeg mener, han snakker bare løs, men hvad har han bedrevet?
hep felsefeden falan bahsediyor... ama gerçekte o ne yapıyor?

nogen kommer til at læse din bog og indse hvad du har bedrevet.
birileri de kitabını okuyup, verdiğin çabayı anlayacak.

tænk, hvis richard får at vide, hvad de har bedrevet i hans fravær...
richard hayatta kalır ve burada olmadığı yıllarda neler yaptığınızı öğrenirse, manastırında ne kadar kalabileceksiniz?

alt hvad jeg har bedrevet i livet... af alt jeg har opfundet, er det mest vigtige lynet.
hayat boyunca yaptıklarım ve icatlarım arasındaki en önemli oluşum flash.

nelsons karriere, lucys malerier, -... som om det er noget, jeg har bedrevet.
nelson'un kariyeri. lucy'nin ressamlığı. sanki bunlar benim kendi ilgi alanlarım ve kendi sorumluluklarım, ama değil.

deres drikken er skejet ud. hor har de bedrevet; højt har deres skjolde elsket skændsel.
Önderleri rezilliğe gönül verdi.

hør her, jeg har kneppet en masse fede kvinder i mit liv. men så vidt jeg kan erindre, så har jeg aldrig bedrevet hor.
birçok kadınla yattığım doğru ama hatırladığım kadarıyla kimseyle zina yapmadım.