Results for israelitas translation from Spanish to Turkish

Computer translation

Trying to learn how to translate from the human translation examples.

Spanish

Turkish

Info

Spanish

israelitas

Turkish

 

From: Machine Translation
Suggest a better translation
Quality:

Human contributions

From professional translators, enterprises, web pages and freely available translation repositories.

Add a translation

Spanish

Turkish

Info

Spanish

los israelitas y los filisteos estaban dispuestos, ejército contra ejército

Turkish

İsraillilerle filistliler karşı karşıya savaş düzeni almışlardı.

Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:

Spanish

hazael, rey de siria, oprimió a los israelitas todos los días de joacaz

Turkish

aram kralı hazael yehoahazın krallığı boyunca İsraillilere baskı yaptı.

Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:

Spanish

y una vez convocados, los israelitas de neftalí, de aser y de todo manasés persiguieron a los madianitas

Turkish

naftali, aşer ve bütün manaşşeden çağrılan İsrailliler midyanlıları kovalamaya başladılar.

Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:

Spanish

todos los israelitas iban a los filisteos para afilar cada uno su reja de arado, su azadón, su hacha o su hoz

Turkish

bu nedenle bütün İsrailliler saban demirlerini, kazma, balta ve oraklarını biletmek için filistlilere gitmek zorundaydılar.

Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:

Spanish

de esta manera hacía absalón con todos los israelitas que iban al rey para juicio. así robaba absalón el corazón de los hombres de israel

Turkish

davasına baktırmak için krala gelen İsraillilerin hepsine böyle davrandı. böylelikle İsraillilerin gönlünü çeldi.

Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:

Spanish

"habla a roboam hijo de salomón, rey de judá, y a todos los israelitas que están en judá y benjamín, diciendo qu

Turkish

‹‹süleyman oğlu yahuda kralı rehavama, yahuda ve benyamin bölgesinde yaşayan bütün İsraillilere şunu söyle:

Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:

Warning: Contains invisible HTML formatting

Spanish

los primeros que volvieron a habitar en sus propiedades, en sus ciudades, fueron los israelitas, los sacerdotes, los levitas y los servidores del templo

Turkish

kentlerindeki mülklerine dönüp ilk yerleşenler bazı İsrailliler, kâhinler, levililer ve tapınak görevlileriydi.

Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:

Spanish

pero cuando llegaron al campamento de israel, se levantaron los israelitas y atacaron a los de moab, los cuales huyeron ante ellos. e invadieron el país, matando a los de moa

Turkish

ama moavlılar İsrail ordugahına vardıklarında, İsrailliler saldırıp onları püskürttü. moavlılar kaçmaya başladı. İsrailliler peşlerine düşüp onları öldürdüler.

Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:

Spanish

pero entre todos los hijos de israel, ni un perro les ladrará, ni a los hombres ni a los animales, para que sepáis que jehovah hace distinción entre los egipcios y los israelitas.

Turkish

İsraillilere ya da hayvanlarına bir köpek bile havlamayacak.› o zaman rabbin İsraillilerle mısırlılara nasıl farklı davrandığını anlayacaksınız.

Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:

Spanish

en el noveno año de oseas, el rey de asiria tomó samaria, llevó cautivos a los israelitas a asiria y los estableció en halaj y en el habor, río de gozán, y en las ciudades de los medos

Turkish

hoşeanın krallığının dokuzuncu yılında asur kralı samiriyeyi ele geçirdi. İsrail halkını asura sürdü. onları halaha, habur irmağı kıyısındaki gozana ve med kentlerine yerleştirdi.

Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:

Spanish

sucedió que cuando adonisedec, rey de jerusalén, oyó que josué había tomado hai y la había destruido, haciendo con hai y su rey lo que había hecho con jericó y su rey, y que los habitantes de gabaón habían hecho la paz con los israelitas y estaban entre ellos

Turkish

yeruşalim kralı adoni-sedek, yeşunun erihayı ele geçirip kralını ortadan kaldırdığı gibi, ay kentini de ele geçirip tümüyle yıktığını, kralını öldürdüğünü, givon halkının da İsraillilerle bir barış antlaşması yapıp onlarla birlikte yaşadığını duyunca,

Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:

Spanish

jehovah los entregó en mano de los israelitas, quienes los derrotaron y los persiguieron hasta la gran sidón, hasta misrefot-maim y hasta el valle de mizpa al oriente. y los mató, hasta no dejarles sobrevivientes

Turkish

rab onları İsraillilerin eline teslim etti. onları bozguna uğratan İsrailliler, kaçanları büyük saydaya, misrefot-mayime ve doğuda mispe vadisine kadar kovalayıp öldürdüler; kimseyi sağ bırakmadılar.

Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:

Spanish

absalón había puesto a amasa al mando del ejército, en lugar de joab. amasa era hijo de un hombre llamado jeter el israelita, que se había unido a abigaíl hija de najas y hermana de sarvia, que era la madre de joab

Turkish

avşalom yoavın yerine amasayı ordu komutanı atamıştı. amasa yitra adında bir İsmailinin oğluydu. annesi nahaşın kızı avigayildi; yoavın annesi seruyanın kızkardeşiydi.

Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:

Get a better translation with
7,749,312,761 human contributions

Users are now asking for help:



We use cookies to enhance your experience. By continuing to visit this site you agree to our use of cookies. Learn more. OK