Trying to learn how to translate from the human translation examples.
From professional translators, enterprises, web pages and freely available translation repositories.
pusimos en los corazones de quienes le siguieron mansedumbre, misericordia y monacato.
meryem oğlu İsa'yı da arkalarından gönderdik; ona İncil'i verdik ve onu izleyenlerin kalplerinde bir şefkat ve merhamet kıldık.
Last Update: 2014-07-03
Usage Frequency: 1
Quality:
con toda humildad y mansedumbre, con paciencia, soportándoos los unos a los otros en amor
her bakımdan alçakgönüllü, yumuşak huylu, sabırlı olun. birbirinize sevgiyle, hoşgörüyle davranın.
Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:
corrigiendo con mansedumbre a los que se oponen, por si quizás dios les conceda que se arrepientan para comprender la verdad
kendisine karşı olanları yumuşak huyla yola getirmeli. gerçeği anlamaları için tanrı belki onlara bir tövbe yolu açar.
Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:
por respeto a la ley de alá, no uséis de mansedumbre con ellos, si es que créeis en alá y en el último día.
allah'a ve ahiret gününe inanıyorsanız, allah'ın dini konusunda o ikisine acımayın.
Last Update: 2014-07-03
Usage Frequency: 1
Quality:
por lo tanto, desechando toda suciedad y la maldad que sobreabunda, recibid con mansedumbre la palabra implantada, la cual puede salvar vuestras almas
bunun için, her türlü pisliği ve her tarafa yayılmış olan kötülüğü üstünüzden sıyırıp atarak, içinize ekilmiş, canlarınızı kurtaracak güçte olan sözü alçakgönüllülükle kabul edin.
Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:
más bien, santificad en vuestros corazones a cristo como señor y estad siempre listos para responder a todo el que os pida razón de la esperanza que hay en vosotros, pero hacedlo con mansedumbre y reverencia
mesihi rab olarak yüreklerinizde kutsayın. İçinizdeki umudun nedenini soran herkese uygun bir yanıt vermeye her zaman hazır olun.
Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:
por respeto a la ley de alá, no uséis de mansedumbre con ellos, si es que créeis en alá y en el último día. y que un grupo de creyentes sea testigo de su castigo.
eğer allah'a ve ahiret gününe iman ediyorsanız, onlara allah'ın dini(ni uygulama) konusunda sizi bir acıma tutmasın; onlara uygulanan cezaya mü'minlerden bir grup da şahit bulunsun.
Last Update: 2014-07-03
Usage Frequency: 1
Quality:
flagelad a la fornicadora y al fornicador con cien azotes cada uno. por respeto a la ley de alá, no uséis de mansedumbre con ellos, si es que créeis en alá y en el último día.
zina eden kadın ve zina eden erkekten her birine yüz sopa vurun; allah'a ve ahiret gününe inanıyorsanız, allah dini(ni tatbik) hususunda sizi sakın acıma duygusu kaplamasın!
Last Update: 2014-07-03
Usage Frequency: 1
Quality:
hermanos, en caso de que alguien se encuentre enredado en alguna transgresión, vosotros que sois espirituales, restaurad al tal con espíritu de mansedumbre, considerándote a ti mismo, no sea que tú también seas tentado
kardeşler, eğer biri suç işlerken yakalanırsa, ruhsal olan sizler, böyle birini yumuşak ruhla yola getirin. siz de ayartılmamak için kendinizi kollayın.
Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:
flagelad a la fornicadora y al fornicador con cien azotes cada uno. por respeto a la ley de alá, no uséis de mansedumbre con ellos, si es que créeis en alá y en el último día. y que un grupo de creyentes sea testigo de su castigo.
zina eden kadınla zina eden erkeğin herbirine yüzer sopa vurun ve allah dinindeki bu hüküm hususunda onları esirgemeniz tutmasın ve azaplarını da inananların bir bölüğü görsün.
Last Update: 2014-07-03
Usage Frequency: 1
Quality:
tras ellos, mandamos a nuestros otros enviados, así como jesús, hijo de maría, a quien dimos el evangelio. pusimos en los corazones de quienes le siguieron mansedumbre, misericordia y monacato. este último fue instaurado por ellos -no se lo prescribimos nosotros- sólo por deseo de satisfacer a alá, pero no lo observaron como debían. remuneramos a quienes de ellos creyeron, pero muchos de ellos fueron unos perversos.
onların izleri üzerinden peygamberlerimizi ard arda gönderdik; meryem oğlu İsa'yı da ardlarından gönderdik ve ona İncil'i verdik; ona uyanların gönüllerine şefkat ve merhamet duyguları koyduk; üzerlerine bizim gerekli kılmadığımız fakat kendilerinin güya allah'ın rızasını kazanmak için ortaya attıkları ruhbaniyete bile gereği gibi riayet etmediler; içlerinde inanmış olan kimselere ecirlerini verdik; ama çoğu yoldan çıkmışlardır.
Last Update: 2014-07-03
Usage Frequency: 1
Quality: