Sie suchten nach: забавление (Bulgarisch - Türkisch)

забавление
eğlence

Нима градите паметник на всяко възвишение за забавление ?
" her tepenin üzerine bir işaret ( bir yapı ) yerleştirip oyalanıyor musunuz ? "

Някои критици обаче твърдят, че шоуто е само забавление.
yine de bazı eleştirmenler programın eğlenceden ibaret olduğunu savunuyorlar.

Експедицията до Антарктида обаче е повече изследователска дейност, отколкото забавление.
ne var ki, antartika'ya yapılan keşif gezisi, eğlenceden çok araştırma amaçlıydı.

И щом видяха търговия или забавление , разотидоха се натам и те оставиха да стоиш .
bazıları , bir ticaret veya bir eğlence gördükleri zaman , seni ayakta bırakıp oraya akın ettiler .

Дори няма да споменавам риалити шоута, те винаги предлагат едни и същи гости и евтино забавление.
reality show programlarından ise hiç bahsetmiyorum; hep aynı konukları ve aynı ucuz eğlence anlayışını sunuyorlar.

Една дългогодишна форма на забавление и отмора си отива, докато кинотеатрите в Сърбия постепенно затварят врати един след друг.
sırbistan'da sinema salonları yavaş yavaş kapılarını kaparken, uzun yıllar bağra basılan bir eğlence ve hoşça vakit geçirme aracı da tarihe karışıyor.

А сред хората някой купува слова за забавление , за да отклонява в неведение от пътя на Аллах и да го взимат на присмех .
bayağı insanlardan kimi de vardır ki , bilgisizce allah yolundan saptırmak ve onu eğlence yerine tutmak için laf eğlencesi ( veya boş söz ) satın alırlar .

А сред хората някой купува слова за забавление , за да отклонява в неведение от пътя на Аллах и да го взимат на присмех . За тези има унизително мъчение .
İnsanlardan , asılsız ve boş lafları satın alan var , halkı , bilgisi olmadığı halde allah yolundan saptırmak ve kur ' an ' ı alaya almak için ; onlar , öyle kişilerdir ki onlaradır horhakir bir hale getiren azap .

Повечето посетители са представители на международни организации и институции, но много хора идват за забавление - нещо, което никой не можеше да очаква само преди година.
ziyaretçilerin çoğu uluslararası örgütlerin ve kuruluşların temsilcilerinden oluşsa da buraya sırf keyif için gelenlerin sayısı - bir yıl önce kimsenin düşünemeyeceği bir biçimde - kayda değer oranda arttı.

"Очаквахме различен репертоар; истинското забавление и хитовете започнаха чак към самия край на концерта," казаха Милан и Светлана за setimes.
milan ve svetlana setimes'a, "farklı bir repertuar bekledik, gerçek eğlence ve hit şarkılar konserin en sonuna yakın geldi." dedi.

Това не е само забавление и игра обаче, тъй като хората също използват инструментите на социалните медии, за да събират средства за жертвите на земетресението в Хаити или за болни деца, които се нуждаят от медицински грижи в други части на света.
tabii burada herşey eğlence ve oyundan ibaret değil, zira insanlar sosyal medya araçlarını haiti’deki depremin kurbanları ya da dünyanın diğer bölgelerinde tıbbi bakıma ihtiyacı olan hasta çocuklar için bağış toplamak amacıyla da kullanıyor.

които взеха своята религия за забавление и за игра , и ги съблазни земният живот . Днес ги забравяме Ние , както и те забравиха за срещата в този техен Ден , и отхвърлиха Нашите знамения . ”
cehennemlikler cennetliklere , " bize biraz su veya allah ' ın size verdiği rızıktan gönderin " diye seslenirler , onlar da , " doğrusu allah dinlerini alay ve eğlenceye alan , dünya hayatına aldanan inkarcılara ikisini de haram etmiştir " derler . bugünle karşılaşacaklarını unuttukları , ayetlerimizi bile bile inkar ettikleri gibi biz de onları unutuyoruz .

"Тазгодишният подбор не беше точно по вкуса ми, но аз съм тук за забавлението и тълпата и не съжалявам," каза съгражданинът му от Сараево, Мирза, на 24 г.
saraybosnalı 24 yaşındaki mirza, "bu yılki gruplar tam olarak zevkime uygun değil, fakat buraya eğlenmek ve kalabalık için geldim ve buna pişman değilim." dedi.