Sie suchten nach: improves (Englisch - Türkisch)

exercise improves health.
egzersiz sağlığı geliştirir.

your sexual function improves.
seksüel fonksiyonunuz gelişir.

in fact, play improves our work.
aslına bakarsanız, oynamak, çalışmanıza katkı sağlar.

this improves the numerical stability.
bu sayısal kararlılığı artırır.

it improves our ability to learn.
Öğrenme kabiliyetimizi geliştirir.

like a good wine, he improves with age.
İyi bir şarap gibi, o yaşla gelişir.

i think this tremendously improves stability and security.
tüm bunların istikrar ve güvenliği önemli ölçüde iyileştirdiğini düşünüyorum.

albania's economy improves during the second quarter.
arnavutluk'un ekonomisi ikinci çeyrekte iyileşti.

less foreign debt improves serbia-montenegro's economic prospects
dış borçtaki azalma, sırbistan-karadağ'ın ekonomik umutlarını artırdı