Sie suchten nach: throat (Englisch - Türkisch)

throat
boğaz

sore throat
farenjit

throat infection
farenjit

my throat is dry.
boğazım kuru.

does your throat hurt?
boğazın acıyor mu?

he cleared his throat.
boğazını temizledi.

tom slit mary's throat.
tom mary'nin boğazını kesti.

and deep throat to you all.
and deep throat to you all.

a bone stuck in my throat.
boğazımda bir kemik sıkıştı.

i have a sore throat from a cold.
soğuktan dolayı boğaz ağrım var.

i've got a frog in my throat.
boğazımda bir kurbağa var.

i have a sore throat and runny nose.
boğazım ağrıyor ve burnum akıyor.

tiny tits small breast deepthroat. deep throat
küçük göğüsler. küçük göğüs. derin boğaz. derin boğaz

do you have a headache and a sore throat?
başın ağrıyor mu ve boğazın acıyor mu?

i have a sore throat and a slight fever.
boğazım ağrıyor ve hafif bir ateşim var.

but when [man's soul] reaches the throat,
artık gözünüzü açın! ne zaman ki can köprücük kemiğine dayanır,

the throat patch, breast and belly are white.
boğaz, göğüs ve karın kısımları beyaz renklidir.

it has a longish tail and yellow throat-patch.
büyükçe kuyruğu ve sarı boğaz yaması vardır.

he cleared his throat, and said:"i love tatoeba!".
boğazını temizledi ve " ben tatoeba'yı seviyorum!" dedi.

nay; when a man's soul reaches up to the throat,
artık gözünüzü açın! ne zaman ki can köprücük kemiğine dayanır,