Sie suchten nach: it's not so easy (Englisch - Türkisch)

it's not so easy
o kadar kolay değildir

it's so easy.
o çok kolay.

it's not so far.
o kadar uzak değil.

it's not so simple.
ve bu o kadar basit değil.

& not so easy
& Çok kolay değil

it's not so cold today.
bugün çok soğuk değil.

it is not so.
Öyle değil.

it's not so easy to find honest people
dürüst kişıler bulmak öyle kolay değildir

but it is not so.
ama aslında öyle değil.

that's not so surprising.
garip bir şekilde renklendirilmişse yiyebilir.fazlaca sürpriz değil.

is not so easy to do
o kadar kolay yapmak değildir

except that here, it's not so simple.
burası dışında, çok basit değil.

not so much.
pek değil.

turns out it wasn't so easy.
ortaya çıktı ki, o kadar da kolay değildi.

in the first place, it's not so easy to even find your vagina.
herşeyden önce, kendi vajinanıza ulaşmak bile pek kolay değildir.

well, it's not so surprising that they've gone extinct.
tarihe karıştıklarına şaşmamak lazım.

but not so fast.
ama öyle hemen olmaz:

i'm not so sure.
o kadar emin değilim.

he is not so tall.
o o kadar uzun boylu değil.

now this sounds a little theoretical, but it's not so theoretical.
bu size fazla teorik geliyor olabilir, ama aslında o kadar teorik değil.