Sie suchten nach: unfortunately (Englisch - Türkisch)

unfortunately
maalesef

no, unfortunately.
yok maalesef.

it is unfortunately true.
bu ne yazık ki doğrudur.

we are very ..... unfortunately.
biz tabi ki de çok…maalesef.

jankovic: unfortunately, yes!
jankoviç: ne yazık ki evet!

unfortunately, she is absent.
ne yazık ki, o yoktur.

unfortunately, she didn't come.
ne yazık ki, o gelmedi.

unfortunately he refused to come.
ne yazık ki o gelmeyi reddetti.

unfortunately, i am too busy now.
maalesef,şu anda çok meşgulüm.

unfortunately i couldn't go.
maalesef gidemedim.

didn't catch on, unfortunately.
maalesef tutulmamış.

unfortunately, it happens all the time.
ne yazık ki, böyle şeyler her zaman oluyor.

it's just the beginning, unfortunately.
ne yazık ki bu sadece başlangıç.

unfortunately, i can not speak turkish
maalesef türkçe konuşamam

of course, this is injustice unfortunately.
tabi adaletsizlik maalesef.

so paula radcliffe, unfortunately, does it.
ve paula radcliffe, maalesef, bunu başarır.

"unfortunately, there have been many failures.
setimes'a konuşan bitiki, "ne yazık ki, birçok başarısızlık var.

unfortunately today was not a good day for me
bugün benim için iyi bir gün değildi maalesef

unfortunately, its not so easy to learn turkish
maalesef türkçe öğrenmek o kadar kolay değildir

but unfortunately, most people are not our mothers.
ama ne yazık ki, çoğu insan annelerimiz değildir.