Sie suchten nach: you have a lovely looking family (Englisch - Türkisch)

do you have a family?
bir ailen var mı?

you have a lovely daughter.
güzel bir kızın var.

you have family?
ailen var mı?

i have a family.
benim bir ailem var.

i have a large family.
benim büyük bir ailem var.

i don't have a family.
ailem yok.

tom doesn't have a family.
tom'un bir ailesi yok.

do you have a wife
temmisin

you have a big nose.
büyük bir burnun var.

do you have a bag?
bir çantan var mı?

do you have a picture
boydan

ania is a lovely girl.
ania güzel bir kız.

do you have a bicycle?
bir bisikletin var mı?

i had a lovely night.
hoş bir gece geçirdim.

im: do you have a problem with looking cute? you want to look cute.
sevimli gözükmek seni rahatsız eder mi?

don't you have a bicycle?
bir bisikletin yok mu?

a servant, a lovely servant.
bir hizmetçi, sevimli bir hizmetçi.

it was a lovely autumn evening.
o hoş bir sonbahar akşamı idi.

it turned out to be a lovely day.
onun güzel bir gün olduğu ortaya çıktı.

and that's a lovely, evocative name.
bu çok güzel ve çağrışımları olan bir isim.